GÜNAHIYLA VE SEVABIYLA 24 HAZİRAN SEÇİMLERİ
24 Haziran Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili seçimleri nihayet sona erdi. OHAL ortamında yapılan bu seçimler iktidar partisi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan açısından devlet olanaklarının sonuna kadar kullanıldığı bir seçim oldu. İktidar partisi devlet olanaklarını bundan önceki seçimlerde de sonuna kadar kullanmıştı ama bu seçimler rejim değişikliğinin arkasından yapılan ilk seçimler olduğu için iktidar partisi yeni döneme de devletin tüm olanaklarını kullanarak girmiş oldu. Muhalefet partileri ise yine her zaman olduğu gibi kendi yağları ile kavrulmak zorunda kaldılar.
Yapılan seçimlerde malumunuz mevcut Cumhurbaşkanı Erdoğan bu sefer Başkan seçildi. AKP ise 7 Haziran seçimlerinde olduğu gibi yine Meclis çoğunluğunu kaybetti. MHP ise oylarını koruyarak iktidar partisinin can simidi haline geldi. Seçimler öncesinde iktidar partisi MHP’nin can simidi olmuştu ama seçimlerden sonra MHP iktidar partisinin can simidi oldu. Hatta MHP % 10 barajını aşarak iktidar partisine kendi ayaklarının üstünde durduğunu ispat etti. Seçimler esnasında iktidar partililerin MHP’yi TBMM’ye taşımak istemediklerine dair söylentiler de çıkmıştı. Bahçeli’de hatırlayacağınız üzere bu söylentilere sert yanıtlar vermişti. MHP’yi Meclis’e taşımak istemeyen iktidar partililer sanırım hata yaptıklarını şimdi daha iyi anlamışlardır.
Evet, günahıyla sevabıyla Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği seçimlerini geride bıraktık. Bu seçimlerde iktidar partisi yine 7 Haziran seçim sonuçlarına döndü. Yani AKP Meclis’te çoğunluğunu kaybetti. Dolayısıyla iktidar partisi bundan sonra MHP’nin desteğiyle ancak hareket edebilecek. Buradan da iktidar partisinin ipinin MHP’nin elinde olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Daha doğrusu AKP Meclis’te bundan böyle Bahçeli’nin ruh haline göre kendisini ayarlayacak. Bahçeli af diyorsa af çıkacak. OHAL devam etsin diyorsa devam edecek. Bu sonuçlardan başka bir anlam çıkmaz.
Bu seçimlerden başka bir sonuç daha çıktı. O da, iktidar partisi ile MHP’nin kendi başlarına Anayasa değişikliği yapamamalarıdır. Çünkü Anayasa değişikliği için 400 vekile ihtiyaç var. İktidar partisi ile MHP’nin 343 vekili var. Cumhur ittifakının Anayasa değişikliğini referanduma götürme sayısı ise 367’dir. Cumhur ittifakı bu vekil sayısına da ulaşabilmiş değil. Dolayısıyla Cumhur ittifakı kendi başlarına Anayasa değişikliği yapamıyorlar. Yapacakları değişiklik için mutlaka CHP, İP ve HDP’den destek almak zorundalar. Bu verileri ortaya koyduğumuz zaman Cumhurbaşkanlığı seçimi her ne kadar Erdoğan kazanmış olsa da Meclis seçimlerinden en yüksek oyu almasına rağmen Meclis’te artık tek başına iktidar değil. Eğer MHP Cumhur ittifakının içinde yer almamış olsaydı ve AKP’ye karşı muhalefet ediyor olsaydı Erdoğan bugün 1. turda Cumhurbaşkanı seçilememişti. Meclis’te de çoğunluğunu kaybetmesiyle birlikte Meclis Başkanı’nı da seçtiremeyecekti. Aslında bu konuda AKP’nin ipleri MHP’nin elinde olduğu için Bahçeli isterse kendi adayını Meclis Başkanı seçtirebilir. Ancak bu ihtimal oldukça zayıf görünüyor çünkü Bahçeli bu konuda daha önce de bir sınav vermişti.
24 Haziran seçimlerinin muhalefet partisi açısından da iyi geçmediğini rahatlıkla söyleyebilirim. CHP % 26 bandından % 23 bandına geriledi. Meral Akşener’ de kendisinden beklenen performansı gösteremedi. Partisinin oyu %10’da kalırken kendisi partisi kadar da oy alamadı. Bu seçimlerin bir başka kaybedeni de Temel Karamollaoğlu oldu. Saadet Partisi de bundan önceki seçimlere göre oy oranını arttıramadı.
Sonuçta bu seçimlerin iki kazanan partisi var. Bunlardan birisi MHP, diğeri de HDP’dir. MHP önceki seçime göre oy oranını 0.81 oranında düşürdü ancak diğer taraftan da bölünmesine rağmen oy oranını %11.13’te tutmasını başardı. HDP ise önceki seçimlere göre oyunu % 0.85 oranında arttırdı. HDP bu oy oranıyla Meclis’e girerek iktidar partisinin tek başına çoğunluğu sağlamasına engel olmuş oldu. Seçimlerin bir başka kazananı ise Cumhurbaşkanlığını kazanamamasına rağmen partisinin üzerinde oy olan Muharrem İnce’dir. Bundan dolayı seçim sonuçlarının şimdiden daha çok konuşulacağını söyleyebilirim. Bu seçim sonuçlarının özellikle Cumhuriyet Halk Partisi’nde bir takım değişikliklere yol açacağını da şimdiden söyleyebilirim.27.06.2018
