SURİYE’DE DENGELER DEĞİŞİYOR
Hükümet uzun bir aradan sonra yeniden Suriye meselesinde aktif rol almaya hazırlanıyor. Başbakan Binali Yıldırım daha önce bu konuda atacakları adımlarla ilgili bazı ipuçları vermişti. Geçen cumartesi günü de İstanbul’da Vahdettin Köşkü’nde yabancı medya temsilcileri ile bir araya geldi. “Suriye’de 6 ay içinde önemli gelişmeler olursa şaşırmayın” diyen Yıldırım, yabancı gazetecilere Suriye lideri Esad’ın muhatap kabul edilebileceğini söyledi. Nereden nereye. Vakti zamanında Şam’a namaz kılmaya gidiyorlardı. Sanıyorum şimdi barışmaya gidecekler. Siyaset böyle bir şey işte. Hiçbir zaman ‘’Neydim demeyeceksin, ne olacağım diyeceksin’’
Konuya balıklama atlamadan evvel Suriye’de ne olup bitiğine bir bakalım. Yoksa doğru bir tespit yapamayız. Rusya ile yeniden başlayan görüşme süreci Suriye konusundaki eski çizgimizin değişeceği sinyalleri zaten verilmişti. Yoksa Rusya ile başlayan görüşmeler salt düşürülen uçak krizi ile sınırlı olamazdı. Cumhurbaşkanı Erdoğan Rusya Devlet Başkanı Putin ile yaptığı görüşmede, Suriye konusundaki görüşlerini koruduğunu söylemiş olsaydı, şu an süreç bu aşamaya gelmezdi. Siz hem özür dileyeceksiniz, hem de Suriye krizinde NATO ile beraber hareket etmeye devam edeceksiniz. Böyle bir şey hayatta olamazdı. Rusya ile barışmak istemişseniz Suriye politikanızı da değiştirmeniz gerekiyordu. Yani ya ABD ile beraber hareket etmeye devam edecektiniz, ya da Rusya ile barışarak Suriye politikanızı değiştirecektiniz. Erdoğan Rusya ile barışarak Suriye politikasını değiştirmeyi seçti. Bana göre de doğru olanı yaptı. Yoksa 15 Temmuz da kendisine darbe girişimi yapan Fethullah Gülen Terör Örgütü’nün arkasındaki güç ile devam edemezdi.
Rusya, Suriye politikasında öncülüğü tekrar ele alırken salt ülkemizi yanına almakla kalmadı aynı zamanda da İran ile yapmış olduğu anlaşma ile İran hava sahasını da kullanmaya başladı. Böylelikle terörist gurupları bombalarken ikmal sorununu da halletti. Basında yer alan bilgilere göre Rusya İncirlik Hava Üssünü de kullanmak istediğini belirtmiş. Bu isteğin ne derece doğru olduğunu bilmiyorum. Ancak şu bir gerçek ki; bu aşamadan sonra Rusya’nın değişen koşullar nedeniyle İncirlik Hava Üssü’nü kullanması son derece normaldir. Bu hamle aynı zamanda ABD’nin bugüne kadar ülkemizi sömürgesi olan bir ülke gibi kullanmasına da engel olacaktır. Sonuç itibarıyla dengeler değişiyor. ABD Orta Doğudaki eski gücünü kaybediyor. Her geçen gün de yalnızlaşıyor.
Çin ise bugüne kadar Suriye krizinde Esat tarafında yer almıştı ama düne kadar Rusya ve İran kadar Esat’a destek olmamıştı. Çin’de şimdi Suriye’de aktif rol almaya hazırlanıyor. Suriye’ye ilk etapta silah ve insani yardım yapmaya karar verdi. Bu gelişme hiç kuşkusuz Suriye’nin elini batılılara karşı güçlendirecek. Özellikle Suriye politikasından çark etmeye hazırlanan batılıların kararlarını doğrudan etkileyecek. Dolayısıyla ABD gelinen son nokta itibarıyla bugüne kadar kontrol altında tuttuğu batılıları ikna etme konusunda eli zayıflamış olacak. Teknoloji devi olan Çin’in Suriye politikasında aktif rol almaya başlaması hiç kuşkusuz Atlantik cephesini zor durumda bırakacak.
Suriye’de dengelerin değiştiğine dair son bir örnek daha vereyim. Suriye Devlet Başkanı Esat bugüne kadar PYD’yi hiç bombalamamıştı. Bugün Esat’ın PYD’yi de bombalamaya başladığına tanık olmaktayız. Bu gelişme hiç kuşkusuz Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da hoşuna gitmiştir. Çünkü Erdoğan bugüne kadar ABD’ye PYD’nin terörist olduğunu kabul ettirememişti. ABD tercihini PYD’den yana kullanmıştı. Şimdi Esat’ın PYD’yi bombalamaya başlaması Erdoğan’a bir mesaj niteliği taşıyor. Bu gelişme sonrasında Esat ile görüşme süreci çok yakın bir zamanda başlarsa hiç şaşırmamak gerek. Demek ki Başbakan Binali Yıldırım ‘’ Suriye’de bir sürpriz olabilir’’ diye boşuna söylememiş.22.08.2016