GÜLEN’İN YOLDAŞLARI
Son günlerde ekranlara abone olan Gülen’in iki yoldaşı var. Bunlardan birisi Nurettin Veren, diğeri de Latif Erdoğan. Her ikisi de ballandıra ballandıra geçmiş dönemde Gülen ile olan beraberliklerini itiraf ediyorlar. Sanki çok marifetmiş gibi de Gülen’in ilk yıllarına övgü diziyorlar. Meğerse o dönmelerde Gülen parasız pulsuz biriymiş. Gülen sonradan değişmiş. Bunlar da o saatten sonra Gülen’i terk etmişler. Falan filan. Anlattıkları masallar bunlar.
Diğer taraftan Fethullah Gülen Terör Örgütü’nün yapmış olduğu darbe girişiminin bastırılalı bir ayı geçti. Yandaş ve havuz medyasının yansıra merkez medya da halen aynı noktadalar. Söylemek istediğim medya bu darbe girişimini bir türlü atlatamadı. Bu yüzden her gün darbe girişimi ile ilgili program yapıyorlar. Ekranlara da genellikle Nurettin Veren ile Latif Erdoğan’ı çıkartıyorlar. Bu ikili de Fethullah Gülen hakkında ahkâm kesiyorlar. Yanında yer alan imamlar hakkında doğruluğu bile belli olmayan iddialarda bulunuyorlar. Karşı taraftan herhangi bir yalanlama gelmediği için de masal gibi anlatmaya devam ediyorlar. Bu yüzden sanırım bu ikiliyi bir süre daha ekranlarda izlemeye devam edeceğiz. En azından darbe girişimin yerini yeni bir gündem alana kadar bu ikiliye katlanacağız.
Nurettin Veren İle Latif Erdoğan’ı izlemesine izliyoruz da, peki bu ikili Fethullah Gülen Terör Örgütü’nün içindeyken hiç mi suç işlemediler? Bunlar sütten çıkmış ak kaşıklar mı? Bunca yıldır Gülen’in yanında kalacaklar ama hiçbir usulsüzlüğe bulaşmayacaklar öyle mi? Gülen’in bu kadar palazlanıp büyümesi için hiç mi kıllarını kıpırdatmamışlardır? Üyesi oldukları terör örgütü için hiç mi çalışmamışlardır? Hiç mi iş adamlarından destek almak için baskı yapmamışlardır? Ne dersiniz? Bu ikili sütten çıkmış ak kaşık mıdırlar? Bu yüzden mi televizyon kanalları arasında mekik dokuyorlar? Bir soru daha sorayım. Bu ikilinin şu an Fethullah Gülen Terör Örgütü’ne üye olmaktan tutuklanan diğer zanlılardan ne farkları vardır? Eğer geçmişte Fethullah Gülen Terör Örgütü içinde yer alıp ta şimdi bu örgütün pisliklerini ortaya dökmek suç değilse, bu soruşturma kapsamında gözaltına alınan ve tutuklanan zanlılar da ekranlara çıkma haklarını kullansınlar. Ekranlar da Fethullah Gülen’i anlatsınlar. Sonrasında da hiçbir şey olmamış gibi ellerini kollarını sallayarak çıkıp gitsinler. Öyle değil mi?
Bu işin bir de 15 Temmuz öncesi var. Nurettin Veren ile Latif Erdoğan madem Fethullah Gülen Terör Örgütü’nün içyüzünü biliyorlardı. Peki, o zaman neden 15 Temmuz öncesinden harekete geçmediler? Neden 15 Temmuz öncesinden televizyon kanallarına çıkıp ta Fethullah Gülen’i anlatmadılar? Fethullah Gülen’i anlatmak için 15 Temmuz Darbe girişiminin sonucunu mu beklemek gerekiyordu? Zübeyir Kındıra, Yavuz Selim Demirağ, Necip Hablemitoğlu, Ergün Poyraz, Hanefi Avcı gibi yazarlar kelleyi koltuğa alarak Gülen’i yazarlarken Nurettin Veren ile Latif Erdoğan ne yapıyordu? Latif Erdoğan’ın Yeni Akit Gazetesinde yazdığını biliyorum. Nurettin Veren’in de sanırım bir gazetede söyleşisi çıkmıştı. Ancak benim burada bahsetmek istediğim konu farklı. Nurettin Veren ile Latif Erdoğan Cemaatin içinden geliyorlar. Dolayısıyla bu ikili Gülen’i anlatan yazarlardan çok daha fazlasını biliyorlarsa ekranlara neden zamanında çıkmadılar? Yoksa Gülen 15 Temmuz’dan sonra mı terörist oldu? 20.08.2016
