Makaleler

SIRA ATATÜRK’E GELDİ

sait-balciBugün yaşanmakta olan durum, aynı Atatürk’ün NUTUK’ta yazdığı gibidir. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zapt edildi, bütün tersanelerine girildi, bütün orduları dağıtıldı ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edildi. İşte geldiğimiz nokta da budur. Bundan ötesi de yok gayri. Bir de Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk kalmıştı, işte şimdi sonunda ona da hakaret etmeye başladılar. Hem de şımarıkça. Allah verdikçe vermişti ya, o işte o hesap. Allah verdikçe bunlar iyice şımardı. Daha on sene evvel sesleri bile çıkmayan ve kendilerini yazar diye tanıtan bu insanlar şimdi alabildiğine Atatürk’e hakaretler yağdırıyorlar. Sanki şimdi memlekette demokrasi yaşanıyormuş gibi, Atatürk’ü diktatörlük ile suçluyorlar. Memleketin cumhuriyet savcılarında ise herhangi bir hareket yok. Daha dün Silivri’de bir proje uğruna içeri atılan aydınlara sahip çıkmaya gelen Cumhuriyet Halk Partili Milletvekillerine soruşturma açanlar, ulu orta Atatürk’e hakaret edenlere karşı herhangi bir yasal işlem yapmıyorlar. İşte böyle bir ileri demokrasi döneminden geçiyoruz. Demokrasinin ilerisi böyle ise normali nasıl olur varın onu da siz düşünün.

Atatürk’e hakaretler yağdıran bu yayın ise Sancaktar adlı bir dergi. Sanki yayın hayatına Atatürk’e hakaret etmek için başlamış. Ulusalcı aydınlarımıza ve yurtsever Askerlerimize Amerikan tertipleri ile yapılan düzmece planları ortaya sürmek ile görevli Taraf Gazetesi gibi, Sancaktar adlı dergi de Atatürk’ü vatana ihanetten Ergenekon Davasına bağlama peşinde. Şimdiye değin böyle hakaretleri böyle uydurma ve düzmece planları ne yaşadık ne de gördük. Bir memleketin insanı ancak işte bu kadar Atatürk’e düşman olabilir. Sanki memleketi Emperyalist Devletlerin elinden kurtarmak önemli değilmiş gibi. Sanki düşman devletlerinin boyunduruğu altında yaşamak maharetmiş gibi. Sanki Dünya Milletlerinin, Kurtuluş Savaşlarında kazandığı zaferlerden dolayı Ulu Önder Atatürk’e hayranlık duymamışlar gibi. Sanki Kurtuluş Savaşlarında verilen mücadele mazlum milletlere ilham kaynağı olmamış gibi. Sanki memleketin toprağına Atatürk sahip çıkmamış gibi. Sanki Lozan’da işgal devletlerine diz çöktüren Atatürk değilmiş gibi şımarıkça Atatürk’e saldırıyorlar. Ve dergilerinin kapak yazısına ‘’MUSTAFA KEMAL DEVRİLMELİ ‘’diye de başlık atabiliyorlar. Atatürk’e beslenen bu kadar kini ve nefreti anlamak hiç mümkün değil. Hiçbir ülkenin vatandaşı kendi atalarına bu kadar kin ve nefret beslememiştir. SANCAKTAR adlı dergi Atatürk’e nasıl saldırıyor bir bakın.

‘’M.Kemal’in millete çektirdikleri, maaşlarıyla sahip olamayacağı serveti açıkça konuşulabilmeli. Kendi aramızda değil, uluorta konuşulmalı. Yolsuzluktan karanlık ilişkilere, her ihtimal incelenmeli. Ve tespit edilirse vatana ihanetten millete ihanetten, hazineyi siyasi güçle kendi menfaatine kullanmaktan ve zimmetten hüküm giymeli. İtibarı elinden alınmalı.’’

Görüyor musunuz Atatürk’e beslenen kin ve nefreti? Sanki Atatürk yaşıyor da tutuklayıp Silivri zindanlarına atacaklar. Belki canları o zaman rahat edecek. Aslında şöyle bir aynada kendilerine bir baksalar attıkları iftiralar yüzlerine çarpacak. Cumhuriyetin o yoksulluk yıllarındaki hazinenin halini herhalde tahmin etmek hiç de zor olmasa gerek. Savaş döneminden çıkan bir ülkenin ekonomisi herhalde dergide anlatıldığı gibi kabarık olmasa gerek. Bunu bilmek için de ne alim olmaya ne de müneccim olmaya gerek var. Bir de kendi aralarında konuşmak yetmiyormuş bir de ulu orta meydanlarda konuşmak lazımmış. Herhalde canları öyle rahat edecek. 8.Cumhurbaşkanı merhum Turgut Özal’ın mezarı açıldı. Yapılan inceleme sonucunda Adli Tıp, herhangi bir zehirlenmeye rastlanmadığına karar vermişti. Ancak Turgut Özal’ın mezarının açılmasındaki niyet başkaydı. Bu yüzden Adli Tıp’ın raporuna itibar gösterilmedi. Amaçları Turgut Özal’ın ölümünü, Ergenekon Davasına bağlamak istiyorlardı. Baktılar Adli Tıp’tan bir şey çıkmayacak hemen bir iftira daha attılar. Suçu bir anda Ergenekon Davasından yargılanan Levent Ersöz’ün üzerine yıkıverdiler. Dolayısıyla da Ergenekon Davasından yargılanan tüm tutuklu ve tutuksuz yurtsever insanların üzerine bir iftira daha atmış oldular. İşte şimdi de yakında Atatürk hakkında bir dava açılırsa hiç şaşırmayalım. Çünkü burası ileri demokrasinin yaşandığı bir ülke oluyor. İleri demokrasinin yaşandığı bir yerde herhalde yaşamanın da bir bedeli var. İşte şimdi yurtsever aydınlarımız, akademisyenlerimiz, gazetecilerimiz, yazarlarımız ve Atatürk’ün askerleri bu bedeli ödüyorlar. ‘’Mustafa Kemal devrilmeli’’ başlıklı dergide daha bakın neler yazılmış.

‘’Hürriyet ve adalet için ayağa kalkan Tunuslular, Mısırlılar, Libyalılar, Yemenliler, başlarındaki diktatörleri bir bir devirirken, biz 75 sene evvel ölmüş olan bir diktatörün önünde eğilmeye devam ediyoruz. Yeter.’’

Buyurun cenaze sofrasına. Tunus’ta, Mısır’da, Libya’da Yemen’de yaşanan Amerikan tertipleri ile Mustafa Kemal Atatürk’ü bir tutuyorlar. Her şeyden evvel Atatürk’ün Cumhuriyeti ilan ettiğini unutmuşlar. Cumhuriyetin ilanı ile birlikte iktidara gelenlerin seçimle işbaşına geldiklerini sanki bilmiyorlar. Şu an seçimle iktidara gelen siyasi iktidar acaba bunu kime borçludur? Yoksa Atatürk’ten sonra yeniden Cumhuriyet mi ilan edildi? Meğerse biz yıllardır ölmüş bir diktatörün önünde eğilmeye devam ediyormuşuz. O Atatürk olmasaydı herhalde şimdi İngilizlerin, İtalyanların, Fransızların ve Yunanlıların boyunduruğu altında yaşıyor olmayacak mıydık acaba? İşgalci devletlerin boyunduruğu altında yaşamak acaba daha mı onurludur? Kendi Ülkesinde sömürge devletlerinin boyunduruğu altında yaşamak, bağımsız ve hür olarak kendi ulusunun bayrağı altında yaşamaktan daha iyi olsa gerek.

Çıkardıkları dergi ile gelecek nesillerin yetişmesine önemli katkılarda bulunan bu yazarçizer arkadaşları Türk Adaletine havale ediyorum. Bir ülkenin var olmasına sebep olan bir önderi diktatör olarak nitelemenin altında muhakkak bir hesap vardır. Ancak şehit kanları ile sulanan bu vatanı bize armağan eden Ulu Önderin arkasında da Türk Milleti vardır. Ve bu Türk Milleti elbette bir gün Atasına yapılan bu hakaretlerin ve saldırıların hesabını soracaktır.12.04.2013

SAİT BALCI

Paylaş

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Menu Title