Makaleler

DEVLET KİM? PARALEL DEVLET KİM?

sait-balci
Rüşvet ve yolsuzluk operasyonunun patlak vermesinden bu yana bazı çevreler ne yazık ki akıl tutulması yaşıyor. Sanki ortalık güllük gülistanlıkmış gibi. Sanki memlekette demokrasi varmış gibi. Sanki Türk Ordusu esir alınmamış gibi. Sanki Sivil toplum örgütlerinin üzerinde baskı yokmuş gibi. Sanki yurtsever aydınlar, akademisyenler, gazeteciler zindanlara atılmamış gibi. Sanki insanlar arasında din mezhep ayrımı yapılmamış gibi. Ve sanki yolsuzluk ve rüşvet iddiaları ile ilgili operasyon yapılmamış gibi.

Şimdi kalkmışlar rüşvet ve yolsuzluk operasyonundan dolayı devlet içinde ‘’paralel devlet ‘’olduğunu söylüyorlar. Bu paralel yapılanmanın devlete meydan okuduğunu söylüyorlar. Ben kendilerine günaydın diyorum. Paralel dedikleri bu yapılanma devletin içine dün sızmadı ya. Bu yapılanma on iki yıldır devletin içinde zaten. Siyasi iktidar da on iki yıldır bu yapılanma ile koalisyon ortağı değil mi? Bugüne değin de memleketi en acımasız bir şekilde beraber yönetmediler mi? Kamu kurum ve kuruluşları birlikte ele geçirmediler mi?. Türk Ordusunu birlikte itibarsızlaştırmadılar mı?. Basın ve medyayı birlikte susturmadırlar mı? Bugüne kadar da astıkları astık kestikleri kestik değil miydi? Bu derece sıkı fıkı birlikteliklerinden sonra birbirlerini ne derece tanıyıp tanımadıklarına varın siz karar verin.

Şimdi buradan öncelikle on iki yıldır kesintisiz olarak memleketi yöneten siyasi iktidar partisine soruyorum. Adına şimdi paralel yapı denilen ama aslında adı ‘’Derin Devlet’’ olan Cemaat ’in şimdi mi farkına vardınız? Türk Ordusunun kozmik odasından belge çalınırken neredeydiniz? Yurtsever aydınlar düzmece planlarla gözaltına alınırken nerelerdeydiniz? Memleketin arazilerine Ergenekon ve Balyoz Davalarına delil teşkil etmesi açısından silahlar gömülürken nerelerdeydiniz? O dönemlerde soruşturmayı yürüten savcıların elinden bugün olduğu gibi dosya aldınız mı? Soruşturmayı yürüten savcıların yanına ek savcılar atadınız mı? Gece yarıları gözaltılar yapılırken herhangi bir itirazınız oldu mu? Bu soruşturmalar Türk Ordusunu yıpratmaya yönelik ise neden bugün olduğu gibi polislerin operasyona katılmalarını engellemediniz? O zaman neden polislerin amirlerini görevden almadınız? Şimdi bütün bu yaptıklarınızdan sonra kalkıp ta ‘Paralel devlet bize darbe yapıyor’’ söyleminize inanacak halimiz yok herhalde. Bunca yıldır bu memlekette yaşadığımıza göre ve gelişen olaylar gözümüzün önünde cereyan ettiğine göre bu hedef saptırmalarınıza da kendimizi kaptıracak halimiz yok. Hele hele dökmekte olduğunuz timsah gözyaşlarına hiç kusura bakmayın ama inanmamız hiç mümkün değil.

Şimdi biraz da akıl tutulması yaşayan aydınlarımıza bir çift sözüm olacak. Şimdi paralel yapı olarak adlandırılan Cemaat, siyasi ortağından dershaneler konusunda istediğini alamayınca daha doğrusu dershanelerinin kapatılması konusu gündeme gelince yargı içerisindeki kolları harekete geçerek önceden başlatmış oldukları rüşvet ve yolsuzluk operasyonlarını başlatılar. Peki, şimdi ortada bir yolsuzluk ve rüşvet skandalı var mı? Elbette var. Basına sızan telefon görüşmelerinden de anlaşıldığına göre Bakan çocukları da bu ilişkinin içerisinde. Şimdi bu operasyonları paralel yapı yapıyor diye iktidar partisine mi sahip çıkmak gerekiyor yoksa yapılmakta olan operasyonlara mı? Operasyonları paralel yapı yapıyor diye Bakan çocuklarının da içinde olduğu rüşvet ve yolsuzluk operasyonlarını görmezden gelebilir miyiz? Devletin itibarı zedeleniyor diye dosyaları hasıraltı mı etmek gerekiyor? Piyasalar alt üst olacakmış diye aman etmeyin mi diyeceğiz? Yapıldığı iddia edilen bu yolsuzlukları güven unsurunun kaybolmaması için Bakan çocuklarının yanına mı bırakacağız? Başbakan her seferinde geçmiş iktidarların yolsuzlukları üzerinden prim yapacak ama kendi iktidarında meydana gelen rüşvet ve yolsuzluk operasyonuna piyasalar tepki vermesin diye pas geçeceğiz öyle mi? O zaman geçmiş iktidarlarda adı rüşvet ve yolsuzluğa karışanların suçu neydi? O dönemlerde de piyasalar alt üst olmamış mıydı? O dönemlerde de bugün paralel yapı dediğimiz bu oluşumlar yapılan soruşturmalarda görev almamışlar mıydı? O zamanlarda da bugün olduğu gibi yolsuzlukların peşi bırakılıp paralel devlet yapısı ile mi mücadele edildi?

Buradan paralel devlet ile mücadele edilmesin demiyorum. Elbet bir gün paralel devleti yönetenlerden de hesap sorulmalı. Ancak şu an yürütülmekte olan rüşvet ve yolsuzluk operasyonu bir sonuçlansın. Savcılar hür iradeleri ile başlatmış oldukları soruşturmaları tamamlasınlar. Ellerinden dosyalar alınmasın. Danıştay’ın da vermiş olduğu karara göre başlatılan soruşturmalar gizliliği açığa çıkmadan sonuçlansın. Sonuçta eğer bu bakan çocukları suç işlememişlerse yargı gereğini yapacaktır. ‘’Yarından sonra suçsuz oldukları ortaya çıkarsa bunun hesabını kim verecek’’ diye soranlara da buradan yanıt vereyim. Ergenekon ve Balyoz Davasından içerde yatan yurtseverlerin hesabını kim verecekse, Bakan çocuklarının hesabını da onlar versin. Yargı Bakan çocuklarına ayrı, yurtseverlere ayrı işliyorsa onu bilemem. Hele hele Başbakan’ın oğluna farklı işleyecekse onu hiç bilemem.

Son söz olarak diyorum ki bugün devleti AKP İktidarı temsil etmektedir. Paralel Devleti’ de AKP iktidarı ile birlikte Cemaatler ve ABD temsil etmektedir. Aksini iddia eden varsa da sonuna kadar tartışmaya hazırım. Hal böyle iken şimdi çıkar çatışmaları yüzünden devletin içine paralel devlet sızmış demekle yürütülmekte olan soruşturmalardan sıyrılabileceklerini sanıyorlarsa aldanıyorlar. Tüm polis amirlerini de değiştirseler, tüm savcıları da değiştirseler, tüm hâkimleri de değiştirseler sonuç değişmeyecek. Öyle yâda böyle istifa etmeseler de bir gün görev bitecek. Millet te emanet olarak verdiği mühürü bir daha vermeyecek. Ben asıl o zaman göreceğim devleti ve paralel yapıyı? 30. 12,2013

SAİT BALCI

Paylaş

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Menu Title