Makaleler

ATA’YI ANLAMAK VE ÖZÜMSEMEK

sait-balci
Bugün 10 Kasım 2013.Ata’mızı kaybedeli tam 75 yıl olmuş. 75 yıldır Ata’mızın çizdiği Ulus Devlet olma yolunda bugünlere geldik. Bugünleri Cumhuriyet’in kurulduğu yıllar ile karşılaştırmamız elbette mümkün değil. İşgal altında bulunan bir devleti savunmak Emperyalist Devletlere karşı mücadele etmek hiç de kolay olmasa gerek. Orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi işgal edilmiş bir vatanı, yoksul kalmış bir ulusu yeniden var etmek ancak Atatürk gibi bir dahi sayesinde mümkün olabilirdi. Türk Milleti için o dâhide hiç kuşkusuz Atatürk idi. Bu dahi Osmanlı İmparatorluğu’nun son padişahı olan ve İşgalci devletlerle işbirliği yapan Vahdettin’i bile korkutmaya yetmişti. Onun için Anadolu’da tutuklama emirleri çıkartılmış fakat Türk Milleti’nin bağımsızlık ruhu onun içine işlemişti. Elbette böyle bir dâhiden sömürge valiliğine dönüşen otoriteye teslim olması beklenemezdi.

Nitekim Ata’mız, Türk Milleti’nin, Türk Ulusunun işgalci devletlere teslim olmasını içine sindiremedi. Bu yüzden 19 Mayıs 1919’da Samsun’da başlattığı bağımsızlık mücadelesini düşmanları İzmir’e dökerek sonlandırdı. Kurtuluş savaşlarında Ata’mız elbet yalnız değildi. Her şeyden evvel yanında bağımsızlığa susamış Türk Milleti vardı. Yanında savaş cephelerinde korkusuzca düşman saldırılarını göğüs geren Mehmetçikler vardı. Yanında muharebe meydanlarında Mehmetçikleri yalnız bırakmayan analar ve bacılar vardı. İşte o elleri öpülesi analar kar kış demeden cepheye silah taşıdılar. Bir ulusun yeniden var olmasına inanan bir Atatürk olmasaydı belki de kurtuluş mücadeleleri hiç olmayacaktı. Bugünlere işgalci devletlerin boyunduruğu altında gelecektik. Memleketin her köşesinin parçalanmış dağıtılmış bir ulus olarak gelecektik.

Bir ulusun var olmasına tarih sahnesinde yer almasına sadece bağımsızlık mücadelelerini kazanması da yetmiyor tabi ki. Kurtuluş savaşlarının kazanılmasından sonra yeni bir mücadele gerekiyordu. O mücadele de kurtuluş savaşları kadar önemliydi. İşte Ulu Önder Atatürk sadece düşmanları yurttan atmakla kalmamış aynı zamanda ileriyi görme zekâsının verdiği güç ile memleketi çağdaş medeniyetler seviyesine getirmeyi hedeflemişti. Bu hedefe ulaşmak da elbette kolay değildi. Elde, savaştan yeni çıkmış yoksul bir halk vardı. Düşman işgalleri sırasında yağmalanmış, yakılmış şehirler vardı. Elde avuçta hiçbir şey yoktu. Yani savaşlar boyunca harap ve bitap düşmüş bir ulus ile vatanı yeniden inşa etmek gerekiyordu. Bunun içinde tabi ki ileriyi gören bir kurtarıcıya ihtiyaç vardı. Bu da yine Atatürk’ten başkası değildi.

Bir taraftan savaşın yaraları sarılırken diğer taraftan da Milletin önünü açmak gerekiyordu. Eski alışkanlıklardan kurtulmak gerekiyordu. İşte Atatürk bunun için ilk evvel Saltanata son verdi. Arkasından egemenliğin kayıtsız şartsız Milletin olacağı Cumhuriyet’i ilan etti. Cumhuriyetin ilanı ile birlikte Türk Milleti yeniden tarih sahnesinde yerini aldı. Cumhuriyetçilik, Devletçilik, Halkçılık, Laiklik, Milliyetçilik ve Devrimcilik ilkeleri benimsendi. Bugünlerde pek önemsenmeyen kılık ve kıyafette devrim yapıldı. Türk Alfabeleri benimsendi. Çağdaş ülkelerde geçerli olan Medeni Kanun benimsendi. Kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanındı. Sanayinin gelişmesi için fabrikalar kuruldu. Ulaşım için demiryolları yapıldı. 5 yıllık ekonomik kalkınma planları yapıldı. Köylüyü, esnafı, çiftçiyi kalkındırmak ve destek olmak için İş Bankası kuruldu. Ulu Önder Atatürk sayesinde savaştan çıkmış bir ülke kısa zamanda kendini toparladı ve çağdaş medeniyetler seviyesine ulaştı.

Bugün Türk Milleti olarak tarih sahnesinde yerimizi almışsak bunu Ulu Önderimiz Atatürk’e borçluyuz. Dünya liderlerinin bile önünde saygı ile eğilen Atatürk’e borçluyuz. Elbette bugünlere nasıl geldiğimizi anlayamayan ve anlamak istemeyenler olacaktır. Onlar geçmişte olduğu gibi bugünde Türk Milleti’nin var olmasını istemeyenlerdir. Ama bizler her zaman olduğu gibi bugün de Ata’mıza sahip çıkmaya devam edeceğiz. Onun gösterdiği yolda ilerlemeye devam edeceğiz. Ölümüne yas tutmak yerine onu anlamaya ve özümsemeye çalışacağız. 10. 11,2013

SAİT BALCI

Paylaş

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Menu Title