İNADINA CUMHURİYET,İNADINA ATATÜRK
Son dönemlerde Cumhuriyetin bütün kalelerini kuşatmış olan siyasi iktidarın son olarak Atatürk ve Cumhuriyetle ilgili geri kalan tüm izleri de yok etmeye çalıştığına tanık olmaktayız.
Bundan on yıl öncesinde iktidara gelişlerinde Cumhuriyeti ortadan kaldıracaklarını söylediğimizde birçok fazla aydınlanmış vatandaşlarımız ‘’Yok yaa ‘’,’’Bu kadar da değil ‘’ demişlerdi.
Eminim benzer konuşmalara sizlerde tanık olmuşsunuzdur. O dönemlerde tabi her şey güllük gülistanlıktı. Siyasi İktidar, daha o dönemlerde Cumhuriyetin temeline dinamit koymaya cesaret edemiyordu. Ana Sol D Hükümetinin parçalı bulutlu havasını üzerinden atamayanlar AKP’nin tek başına iktidara gelişi karşısında selam durdular. Sanki o güne kadar memleket yönetilememişti. Bugün yapısı değişen Derin Devlet, Cemaat ve ABD işbirliği ile AKP, o dönemlerde ülkenin üzerinde bir yıldız gibi parlatıldı. Geleceği göremeyen cahil aydınlarımız ve meşhur liboş yazarlarımız bu akan sele kendilerini erken kaptırdılar. AKP’nin ABD tarafından neden iktidara getirilişini bile sorgulamaktan aciz kalan bu döneklerimiz sayesinde bugün, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün komutasında kazanmış olduğumuz kurtuluş savaşları sonucu ilan edilen Cumhuriyeti bile doğru dürüst kutlayamaz hale geldik. Siyasi İktidar her defasında türlü bahanelerle Kurtuluş Savaşlarını, Cumhuriyeti ve Atatürk’ü unutturabilmenin çabasını harcıyor. İşte Atatürk’ün Kurtuluş Savaşlarını başlattığı 19 Mayıs 1919 Kutlamaları,23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ve şimdi de bir ulusun varlığını ortaya koyduğu Cumhuriyet Bayramına getirilen kısıtlamalar. Zihniyet aynı. Değişen bir şey yok. On yıl önce hangi zihniyeti ortaya koymuşlarsa yine aynı zihniyeti devam ettiriyorlar. Hem de göstere göstere. Belki on yıl önce korkuyorlardı ama şimdi Cumhuriyetin tüm kalelerini kuşatmaları sayesinde adım adım hedeflerine ulaşıyorlar. Memleket ise derin bir uykuda.
En büyük bayramımız olan Cumhuriyetin kutlanmasına yönelik Sivil Toplum Örgütlerinin, Cumhuriyet Halk Partisinin ve Türk Gençlik Birliğinin çalışmalarını Milliyetçi Hareket Partisi tribünden seyrediyor. Daha doğrusu Devlet Bahçeli, kırk yıldır kutlanan bayramın yasaklanmasına ses çıkarmıyor ama inatla Cumhuriyeti savunan ve Cumhuriyet Bayramını kutlamak için yoğun çaba sarf eden Atatürkçü Düşünce Derneği, Cumhuriyet Kadınları Derneği, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, Cumhuriyet Okurları, Cumhuriyet Halk Partisi, İşçi Partisi ve Türk Gençlik Birliği’ne teşekkür edeceğine kutlama törenlerinin bir halk hareketine dönüşme uyarısında bulunuyor. Sayın Bahçeli, son dönemlerde kendini Cumhuriyetten o kadar soyutlamış olacak ki kutlamalara coşkuyla katılacağı yerde İktidar Partisinden daha fazla Cumhuriyet karşıtlığına soyunuyor. İnsan bir defa ne yapıyorum diye düşünür. Genel Başkanı olduğu partinin Cumhuriyet karşıtı bir partiye dönüşmesine müsaade etmez. Bugüne kadar Cumhuriyete sahip çıkan Milliyetçi kesimlerin iradesine sahip çıkar. Yok, eğer Cumhuriyet sevdalısı değilseniz o zaman da açıkça tavrınızı ortaya koyarsınız. Bana kalırsa Devlet Bahçeli hangi siyasi Partini Genel Başkanı olduğunun farkında değil. Birilerinin çok geç olmadan Devlet Bahçeli’ye Milliyetçi Hareket Partisinin Genel Başkanı olduğunu hatırlatmalı.
Burada açıkça ifade etmeliyim ki Cumhuriyetin korunup kollanmasında üzerlerine düşen görevi fazlasıyla yapan Türk Gençlik Birliği’ni kutluyorum. Türk Gençlik Birliği memleketin her yerinde her köşesinde bilfiil Cumhuriyeti korumak ve kollamak için savaşıyorlar. Mustafa Kemal Atatürk’ün emanet ettiği Cumhuriyeti, ellerinden geldiğince tüm sahalarda sahipleniyorlar. Türk Gençlik Birliğini bu çalışmalarından dolayı tüm benliğimle kutluyorum. Peki diğer gençlik nerede? Yani Cumhuriyet Halk Partisinin ve Milliyetçi Hareket Partisinin gençlik örgütleri nerede? Türk Gençlik Birliğinin Cumhuriyeti koruma mücadelesine bir omuz da onların atmaları gerekmiyor mu? Yoksa Cumhuriyet düştükten sonra mı mücadele edecekler? Yoksa Cumhuriyeti savunmak onların görevi değil mi? Buradan açıkça Cumhuriyet Halk Partisinin ve Milliyetçi Hareket Partisinin Gençlik Kollarının üzerlerindeki kış uykusundan bir an evvel uyanmalarını tavsiye ediyorum. Yarın daha çok geç olmadan Türk Gençlik Birliği ile birlikte Cumhuriyete sahiplenmelerini tavsiye ediyorum. Çünkü yaşadığımız bu memleket hepimizin. Gelecek de onların.
Bu yıl kutlamakta olduğumuz Cumhuriyetimiz 89 yaşında. Emperyalist Devletlerin yüz yıl ömür biçtiği Cumhuriyetimiz her zamankinden daha çok korunmaya ihtiyaç duymaktadır. Kurtuluş Savaşlarını hangi azim ve güçle kazandıysak bugün de aynı irade ve azim ile Cumhuriyetimizi ilelebet sonsuza dek yaşatabilecek güçteyiz. Geçmişte Türk Ordusunun karşısında işgal Devletleri nasıl kaçıp gittilerse bugün de yurtsever ve vatansever halkımız karşısında Cumhuriyet karşıtları yok olup gideceklerdir. Cumhuriyetimizin 89. Yılı hepimize kutlu olsun.28.10.2012
SAİT BALCI
