Makaleler

EVET, SENİN İÇİN DE GAZİ OLDU

sait-balci

Ankara’da bir otobüs şoförünün Yılmaz Yiğit adlı gaziye yapmış olduğu hakaret halen gündemdeki yerini koruyor. İnsan bir gaziye ancak bu kadar gaddar davranabilir. Bundan ötesi de olamaz zaten. Gazi olduğu anlaşılan bir insana’’ Benim için mi gazi oldun’ ’denir mi Allah aşkına? Belli ki bu şoförde ne insanlık var, ne de vicdan. O derece yani. Böyle bir kişiliğe sahip çıkan insanlardan da şüphelenmek gerekir. Merhamet duygusundan mahrum kalmış ve ağzı bozuk bir insana sahip çıktıklarına göre, demek ki onlarda Yılmaz Yiğit’e aynı gözle bakıyorlar.

Biri çıkar Kafe de sigara içenlere ‘’Cumhurbaşkanı geçiyor, halen daha sigara içmeye devam ediyorlar’’ diye hakaret ederse tabi ki öteki de gaziye hakaret etmeyi kendine hak sayar. Atalarımız bile ‘’Balık baştan kokar’’ demişler. Makam ve mevki sahibi olmadan evvel insan olmak gerekir ki; toplum size saygı duysun. Her gittiğiniz yerde güler yüzle karşılasın. Büyüğümüz diyerek saygı ve hürmette kusur etmesin. Bugün olduğu gibi yakındığınız konularda sizi mahcup etmesinler. Fakat siz merhameti toplumun tüm kesimleri yerine bir takım yandaşlarınıza gösterirseniz, doğal olarak toplumda size karşı tavır alır. Doğanın ve tabiatın da dengesi böyledir zaten. Atalarımız ‘‘Ne ekerseniz onu biçerseniz.’’ diye boşuna söylememişler.

Kolunu kaybettiği için ödemesini kendisi yapamayan bir gaziye ‘’hayvan oğlu hayvan, şerefsiz’’ demek hakaretlerin en büyüğü sayılır. Hâlbuki şoför böyle hakaret etmek yerine gazinin cebinden kartı alarak ödemesini almış olsaydı hiçbir sorun olmayacaktı. Hatta böylelikle gazinin rol yapıp yapmadığı da zamanında öğrenilebilirdi. Yılmaz Yiğit adlı vatandaş otobüs ücretini ödememek için böyle bir numara yapıyorsa sonrasında kulağından çekip polise de teslim edebilirdi. Böyle bir durumda toplumdan da tepki görmezdi. Fakat burada şoför, Yılmaz Yiğit’in gazi olduğunu gördüğü halde otobüs ücretini olmayan kolu ile ödemesinde ısrar ediyor. Kartını göstermesi için sıkıştırıyor. Gaziden beklediği hareketi göremeyince de hakaret etmeye başlıyor. Belediye Başkanı Melih Gökçek’te gaziye sahip çıkacağı yerde şoföre sahip çıkıyor. Kendini insan zanneden ve gün görmemiş şoföre. Demek ki bunlar yaratılanı, yaratandan ötürü böyle seviyorlar.

Peki, Yılmaz Yiğit kendi isteği ile mi gazi oldu? Elbette hayır. Dağda PKK terör örgütü ile mücadele ederken gazi oldu. Peki, Yılmaz Yiğit kim için gazi oldu? Göğsünü kimler için siper etti? Sadece kendi ailesi için mi? Elbette hayır. Yılmaz Yiğit’te diğer gaziler gibi PKK terör örgütü ile aslanlar gibi mücadele ederken gazi oldu. Yurttaşları PKK terör örgütünden korurken gazi oldu. Yılmaz Yiğit ve yüzlerce Mehmetçik, PKK terör örgütü ile dağda ovada mücadele etmemiş olsaydı o ağzı bozuk şoför bugün güven içinde işine gelip gidebilir miydi? Ailesi ile birlikte huzur içinde yaşayabilir miydi? Elbette yaşayamazdı. İnsan her şeyden evvel merhametli ve vicdanlı olmalı. Sakat ve güçsüzlere karşı hakaret edeceği yerde daha yardımcı olmalı. Onların hayır dualarını almalı. Umarım iktidar partinin ileri gelenleri de Melih Gökçek gibi bu görgüsüz şoföre sahip çıkmıyorlardır. Bugünlük te bu kadar. Yarın tekrar görüşmek umudu ile esen kalın. 05.11.2014

Paylaş

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Menu Title