ERDOĞAN’IN AFRİKA ZİYARETİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Afrika ülkelerini ziyarete gideceğini duyduğum zaman kendi kendime neden Avrupa veya Asya ülkelerine gitmiyor da Afrika ülkelerine gidiyor diye hayıflanmıştım. Ancak Tanzanya ziyaretinden sonra Mozambik ziyareti esnasında basında yer alan resimleri görünce fikrimi değiştirdim. Sonrasında Cumhurbaşkanı Erdoğan iyi ki Mozambik’e gitmiş dedim.
Neden mi böyle düşündüm? Açıklayayım. Fikrimin değişmesine neden olan resimleri siz de incelediğiniz zaman bana hak vereceğinizi sanıyorum. Çünkü toplumun gelenek ve görenekleri üç aşağı beş yukarı o ülke hakkında bilgi sahibi olmanızı sağlar. Mozambik elbette gelişmiş bir ülke değildir. Bugün Afrika’da bulunan birçok ülke gelişmiş değildir. Bölgenin coğrafi koşulları, yaşam şartları, gelir kaynakları, eğitim olanakları o ülkenin gelişmişlik düzeyini derinden etkiler. Bu açılardan baktığımız zaman ülkemiz elbette ne Mozambik, ne Tanzanya, ne de Madagaskar ülkeleri ile değerlendirilebilir. Ancak AKP’nin iktidara gelmesiyle beraber kadınların giyim ve kuşam tercihlerinde gözle görülür bir değişim yaşanmaya başladı. Bu değişim kamusal alan yasağını aştı ve toplumun tüm yaşam alanlarına girdi. Evet, tahmin edeceğiniz üzere başörtüsü ve türbandan bahsediyorum. Bu siyasal simgenin bugün artık girmediği alan kalmadı. Kamusal alanlara girdiği gibi Emniyet ve Askeri alanlara da girdi.
Bu yazıyı bana yazdıran resimleri yukarıda görüyorsunuz. Mozambik’te bu kareye girmeyen binlerce kadın vardır. Belki kareye girmeyen türbanlı kadınlar da vardır. Bilemiyorum. Resimlerdeki bu kadınlar ise bana gelişmiş ülkelerin kıyı kenarlarında yaşayan siyahi kadınları çağrıştırıyor. Giyim tarzları ve duruşları hiçte bizim ülkemizdeki özenilen kadınlara benzemiyor. Evet, giysileri sade ve basit ama en azından çağdaş bir kadına yakışan giysiler. Başları da bizimkilerin özendiği gibi başörtülü ve türbanlı değil.
Bu ülkede yaşayan kadınların çeşitli baskılar altında yaşadıklarını biliyorum. Okuma yazma oranlarının düşük olduğunu da biliyorum. Ancak öte yandan da giyim ve kuşamda dini baskı dediğimiz mahalle baskısı yok olacak ki, başı açık olarak bir ülkenin Cumhurbaşkanını karşılamaya çıkmışlar. Bu ülkenin Cumhurbaşkanı bizim ülkemizi ziyarete gelmiş olsaydı eminin karşılayanlar arasında başörtülü ve türbanlı kadınlar da olurdu. Başörtüsü tercihi bakımından kadınlarımızı asla yermek istemem. Bu tercihleri bakımından da onları asla eleştirmem. Ancak bugün kamusal alan serbestliği olmasına rağmen de kadınlarımızın bu tür yerlerde başörtüsü ve türban takmalarını hoş görmem. Yani siyasi simgenin geçmişten öç alırcasına ve kamusal alanlara başörtülü ve türbanlı girmelerini laik Cumhuriyete meydan okunması olarak görürüm.
Şimdi bu resimleri görünce Cumhurbaşkanı Erdoğan iyi ki, Mozambik’e gitmiş diye içimden geçirdim. Böylelikle Erdoğan belki bu resimdeki kadınların giyim ve kuşamlarından etkilenir de, ülkemizdeki başörtüsü geleneğinin pirim yapmasını eskisi kadar özendirmez. Olur mu? kim bilir belki de olur. Ne demiş atalarımız? ‘’Üzüm üzüme baka baka kararır’’.28.01.2017