ÇATI ADAYI
Ağustos ayında yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanmak için iki kritik çalışma yapmak gerekiyor. Bunlardan birisi ortak aday konusudur. Benim partimin adayı, yok senin partinin adayı ikilemine takılmadan Mecliste grubu bulunan Cumhuriyet Halk Partisi ile Milliyetçi Hareket Partisi bir araya gelerek ortak bir aday konusunda uzlaşmaları gerekiyor. Bu uzlaşma sadece bu iki parti ile de sınırlı kalmamalı, mecliste grubu bulunmayan diğer siyasi partiler de ortak aday konusunda ikna edilmelidirler. Ortak aday konusunda tek belirleyicilik ülkenin bölünmez bütünlüğünü savunmak ve Atatürk İlke ve devrimlerine sahip çıkmak olmalıdır. Bu kriterlerin haricinde kalan diğer unsurlar ise teferruattan ibarettir.
Son günlerde Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli sanki bu konu da bir noktaya gelmiş görünüyor. Bahçeli, eskiden olduğu gibi yine ‘’Milliyetçi Hareket Partisi kendi adayını çıkaracak’’ demiyor. Bahçelinin bu çıkışı Cumhuriyet Halk Partisi tarafından da karşılık görmüşe benziyor. Pek tabi ki bu gelişmeler umut verici. Ancak bu konunun, seçimlere kadar soğutulmaması gerekiyor. Hatta bu çatı olayını daha da genişletmek gerekiyor. Mecliste Grubu bulunmayan irili ufaklı siyasi partilerle de sürekli irtibatta bulunmak gerekiyor. Hatta ben ortak aday konusunu, seçim çalışmalarından daha fazla önemsiyorum. Halk zaten kimin ne olduğunu gayet iyi biliyor. Hangi partinin yolsuzluk ve rüşvet çarkı içinde yüzdüğünü biliyor. Halk için önemli olan konu, iktidar partisinin adayının karşısında muhalefetin nasıl bir kimlikle çıkacağıdır. Tüm kitleye nasıl hitap edeceğidir. Halk pasif, pısırık insanları sevmiyor. Halk, iş yapacak insanın güçlü olup olmadığına bakıyor. İktidar partisine oy verenlere sorulduğu zaman ‘’Hırsızlık yapıyorlar ama iş de yapıyorlar ‘’demeleri de bu yüzden. Bu sosyal olguyu iyi çözümleyen Cumhurbaşkanı seçimini kazanır.
Ortak aday konusunun haricinde benim üzerinde durduğum ikinci önemli konu ise sandıklara sahip çıkılmasıdır. Oylarına sahip çıkamayan seçimi kaybeder. Cumhuriyet Halk Partisi ile Milliyetçi Hareket Partisi eğer 30 Mart Yerel Seçim sonuçlarını alamamalarından dolayı seçimleri kaybettiklerinin farkına varmışlarsa Ağustos ayında yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde mutlaka sandıklara sahip çıkmalıdırlar. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde hiç çalışmalarına gerek de yok. Yeter ki bir çatı adayı çıkarsınlar. Sandık sorumluları, yeter ki ıslak imzalı seçim sonuç tutanaklarını alsınlar. Yeter ki muhtarlıklarda asılı olan seçmen sandık listelerini kontrol etsinler. Yeter ki bir kereye mahsus Allah rızası için bu kez tüm sandıklara sahip çıksınlar. İnanın başka bir şey yapmaya gerek yok. Halk zaten kimin ne olduğunu gayet iyi biliyor. Bu yüzden propagandaya filan gerek yok.
Ben şimdiden siyasi partilileri sağduyuya davet ediyorum. En azından bu kez Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ortak aday konusunda ‘ incirin çekirdeği, üzümün sapı’’ demeden uzlaşma konusuna ellerinden gelen ne varsa ortaya koymalarını bekliyorum. Bu fedakârlığı gösterebilirler mi? Orasını Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde göreceğiz. Ancak burada şu husus da iyi bilinmelidir ki; Cumhurbaşkanlığı seçimleri konusunda uzlaşma içinde yer almayanları, halk bundan sonra ki yapılacak genel seçimlerde af etmeyecek. 09.05.2014
SAİT BALCI