BEN AFFETMİYORUM
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ardından Eski Genelkurmay Başkanı Necdet Özel’de Fethullah Gülen Terör Örgütüne yapmış olduğu yardım ve yataklıktan dolayı milletinden özür diledi. Ben bu anlamda Necdet Beyin itiraflarını anlamlı buluyorum. Devamımın da gelmesini bekliyorum. Yoksa bu itiraflar gelmediği müddetçe bu terör örgütü ile yapılan mücadele anlamsız kalır. Salt tutuklananlar ile bu terör örgütü çökertilemez. Bunun arkasında daha siyasiler var. Onlar da mutlaka açığa çıkartılmalıdır. Anlayacağınız herkes eteğindeki taşları dökmelidir. Necdet Özel milletten özür dilemek lazım derken bu itiraflarını Milliyet Gazetesinden Fikret Bila’ya söylemiş. İsterseniz Necdet Özel’i bir dinleyelim, sonrasında kendisi hakkında gerekli yorumu yaparız.
Ben hep vicdan ve hukuka bakarım. Görevimi de hep bu ölçülerle yapmaya çalıştım. Yoğurdu hep üfleyerek yedim. Hukuka çok özen gösterdim. Vicdanımı hep sorguladım. 15 Temmuz’da yaşadıklarımızı düşününce şunu diyorum: Asker-sivil sorumlu makamlarda oturanlar olarak hepimizin milletten özür dilememiz gerekiyor. Sayın Cumhurbaşkanı ve ben diledim ama yetmez, herkesin dilemesi gerekir. Millet hepimizi affetsin. Ne kadar hukuka uygun davranmış olursak olalım, eğer TSK’dan böyle bir hareket çıkmış ve bunları yaşamışsak, hepimizin sorumluluğu var demektir. Dürüstlük benim için çok önemlidir. Ben hep dürüst oldum. Bu olaydan sonra yüreğim yanıyor. Ömrüm oldukça da yanacak. Ben bundan sonra böyle bir yürekle yaşayacağım.”
Necdet Özel’in itirafları bunlarla da sınırlı değil elbette. Ben ise sadece göze çarpan ifadeleri ele aldım. Bu ifadeler Necdet Bey’in hangi duygu ve düşünce içerisinde olduğunu gösteriyor da artıyor bile. Eğer Necdet Bey 15 Temmuz Darbe girişimi ile ilgili kendisini suçlu hissetmeseydi bu açıklamaları yapmazdı. Her zaman olduğu gibi yine sessiz kalmayı yeğlerdi. Ancak Necdet Bey Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yapmış olduğu özür konuşmasından cesaret almış olmalı ki, böylesine bir özeleştiri de kendisi dile getirmiş. Eğer Erdoğan özür dilemeseydi Necdet Bey’de özür dilemezdi. Şimdi iyi ki Erdoğan bu konuda özür dilemiş diyorum. Erdoğan’ı kendilerine örnek alarak başka özür dilemek isteyenler varsa hodri meydan diyorum. Gün bugündür. Nasıl olsa yapılan bu özürlere herhangi bir yaptırım gelmeyecek. Yani özür dileyen dilediği ile kalacak. Bu yüzden bu örgüte yardım ve yataklık eden kim varsa bir an önce özür dilesinler diyorum. Yoksa yarın çok geç olabilir. Hem belki de yarından sonra bu özürler suç unsuru da olabilir. Bu yüzden vakit varken herkes elini çabuk tutsun diyorum.
Necdet Özel’in yapmış olduğu açıklamaları okumuşsanız onun nasıl duygu sömürüsü yaptığına da tanık olmuş olmalısınız. Keza Erdoğan’ın itirafları da duygu sömürüsünden ibaretti. Sanki bu muhteremler bu terör örgütünün ordumuzu ele geçirmelerinden dolayı çok üzülmüşler. O zaman bu muhteremlere şimdi ben de buradan, onları koruyup kollarken aklınız neredeydi diye soruyorum. Bunların terör örgütü olduğunu zamanında tespit edip ona göre gerekli tedbirleri alsaydınız başımıza bunlar gelmezdi diyorum. İnsan temsil ettiği kurumun arkasında dönen dolapları göremiyorsa ülkeyi de yönetemez diyorum.
Şimdi tüm bu olanlardan sonra yapılan bu itiraflar sanki normal şeylermiş gibi söylenmesini de açıkça anlamakta güçlük çekiyorum. Eğer ortada bir itiraf varsa bunun gereği derhal yapılmalıdır. Yoksa bu itirafın anlamı kalmaz. Erdoğan, ‘’Rabbim de, milletim de bizi affetsin’ ’demişti. Şimdi Necdet Özel’de ‘’Millet hepimizi affetsin’’ diyor. Yok, kardeşim bu iş bu kadar basit değil. Eğer bu terör örgütüne yardım ve yataklık etmişesiniz, gidip savcılıklara ifade vereceksiniz. Ben şahsen bu şekilde sizleri affetmiyorum.13.08.2016
