ÖZÜNÜZE DÖNÜN KEMAL EFENDİ, ÖZÜNÜZE
İktidar olmak istiyorsanız öncelikle davanıza inanacaksınız. Kendinize güveneceksiniz. Kadrolarınıza inanacaksınız. Halka umut olacaksınız. Daha önce sürekli söylediğim gibi özünüze döneceksiniz. Yoksa ABD’nin taşeronluğuna soyunmakla iktidar olamazsınız. AKP’nin kullanıp attığı Cemaatle işbirliği yapmakla iktidar olamazsınız. Ulusal birliğimizi ve bütünlüğümüzü bölme amacı güden ‘’Açılım Politikaları’’ ile iktidar olamazsınız. Çünkü hiç kimse aslı varken astarına oy vermez. İktidar olmak istiyorsanız özünüze döneceksiniz Kemal Efendi, özünüze.
AKP Cemaatle iktidar ortaklığı yaptı ama onların dünya görüşü üç aşağı beş yukarı örtüşüyordu. Aslında bugün de örtüşüyor, fakat çıkar ilişkileri yüzünden birbirlerine girdiler. Devletin kadrolarını top yekûn ele geçirerek AKP’ye meydan okuyan Cemaat, bilin ki yarından sonra size karşı da meydan okuyacaktır. Çünkü onların tabiatında bu var. Erdoğan ‘’Ne istediler de vermedik’’ diye boşuna itirafta bulunmadı. Demek ki isteklerinin ucu sonu gelmemiş ve sonunda da birbirlerine girecek kadar hiddetlenmişler. Erdoğan devletin tüm olanaklarını kullanarak savaşıyor, Cemaat ise CIA ve MOSSAD ilişkilerini kullanarak savaşıyor. Bugün bu savaşı Erdoğan kazanmış gibi görünüyor ancak yarın ne olacağı da hiç belli olmaz. Çünkü Erdoğan inlerine girdikçe güç kaybediyor. Dün kendi eli ile teslim ettiği devletin kadrolarını bugün geri almanın derdine düşmüş durumda. Bu saatten sonra ne kadar inlerine de girse artık nafile. Çünkü Bakanlar Kurulunda bile halen Cemaat yanlısı Milletvekilleri var. Bu Bakanlar bile Ekrem Dumanlı ile Hidayet Karaca’ya terörist gözüyle bakmıyorlar. Eğer Erdoğan Cemaatin inine gerçekten de inmek istiyorsa sanırım bu işe öncelikle kendi kadrolarından başlaması gerekecek.
Şimdi deniyor ki, Cemaat olmasaydı AKP’nin kirli çamaşırları ortaya dökülmezdi. Evet, bu ifade doğrudur. Ben de katılıyorum. Fakat bu durum Cemaatin bugüne kadar topluma yaptığı hukuksuzlukları aklamaz. Siz bugüne kadar hiç Cemaatin, sokak eylemlerine katıldığını duydunuz mu? Peki, bunca yıldır iktidarlar geldi geçti. Bu iktidarların içinde hiç mi yolsuzluk yapan Bakanlar yoktu? Onlar sütten çıkma ak kaşıklar mıydı? Cemaat bu yüzden mi onlara dokunmadı? Elbette hayır. Geçmiş dönem iktidarları içinde yolsuzluk yapan da vardı. Rüşvet alıp veren de vardı. Devleti soyup soğana çeviren de vardı. Fakat o dönemlerde Cemaat, iktidarda bulunan siyasi partilerle çıkar çatışmasına girmemişti. Bu yüzden onlara karşı operasyon düzenlemediler. Dün Erdoğan da istekleri aynen yerine getirmeye devam etmiş olsaydı bugün ne Gezi Parkı eylemlerini desteklerlerdi, ne de 17 Aralık Yolsuzluk ve Rüşvet Operasyonu düzenlenmiş olurdu. Meseleyi bu açıdan değerlendirmek zorundayız.
Şimdi bir bakıyorsunuz dünün iktidar ortakları neyi paylaşamadılarsa birbirlerine girmişler, muhalefet partileri de taraf olmaya başlamışlar. Daha dün her şey güllük gülistanlık iken ortada hırsızlık ve yolsuzluk yok muydu? Yurtsever aydınlara ve vatansever askerlere düzmece kumpaslar kurulurken içlerinden bir tanesi bile insan haklarından söz ediyor muydu?
Yoksa daha o zamanlarda özgür basın diye bir şey yoktu da biz mi yanlış biliyoruz. Özgür Medyaya darbe yapılmış. Küçük atın da civcivler yesin. Daha neler.
Demem o ki, bugün geldiğimiz nokta da ne Erdoğan, ne de Fethullah Gülen sütten çıkma ak kaşıktır. Her ikisi de bugüne kadar memleketi tepe tepe kullandılar. Fakat yedikleri içtikleri yetmemiş olacak ki bugün birbirlerine girdiler. Eğer memleketi doğru dürüst yönetmiş olsaydılar bugün birbirlerinin inlerine giriyor olmazlardı. Her ikisi de temiz olsaydı kirli çamaşırları ortaya dökülmüş olmazdı. İşte bu yüzden bizim Dersimli Kemal Efendiye Cemaate kol kanat gereceğinize özünüze dönün diyorum. Cemaatle bir yere varamazsınız diyorum. Açılım politikaları ile iktidar olamazsınız diyorum. ABD ile halk iktidarı olmaz diyorum. Ne varsa kendinizde var. Kendi kadrolarınızda var diyorum.
‘’Devlet Dersimde katliam yaptı’’ demekle gerçekleri saptıramazsınız.’’ Laiklik tehlikede değildir ‘’ demekle laik Türkiye Cumhuriyetini savunamazsınız. 6 Ok’u yeniden yorumlamakla Cumhuriyet Halk Partili olunmaz. ‘’Atatürk’ün kurduğu Halk Fırkasıyla bugünün Cumhuriyet Halk Partisi aynı değil’’ demekle lider olunmaz. Cumhuriyet Halk Partili değilim, fakat Cumhuriyet Halk Partisi Milletvekiliyim’’ diyenlerden hayır gelmez. ’Türkler Ege’de Rumlara etnik temizlik yaptı’’ diyenlerle bir yere varılmaz. Anlayın artık Kemal Efendi, anlayın. Cumhuriyet Halk Partisinin bu şekilde yönetilemeyeceğini anlayın. Bu politikalarla Cumhuriyet Halk Partisinin iktidara gelemeyeceğini anlayın. Anlayın da siz de rahat edin, biz de.
Bugünlük te bu kadar. Yarın tekrar görüşmek üzere hoşça kalın.22.12.2014
