BİRLEŞİK HAZİRAN HAREKETİ ÜZERİNE
UĞUR MUMCU’YU VE DEVRİM ŞEHİTLERİNİ UNUTMA!
DENİZ FENERİNİ UNUTTURMA!
SOMA VE ERMENEK MADEN KAZALARINI UNUTMA!
GEZİ PARKI EYLEMLERİNDE KAYBETTİĞİMİZ 6 ŞEHİDİMİZİ UNUTTURMA!
17– 25 ARALIK YOLSUZLUK VE RÜŞVET ÇARKINI UNUTMA!
KAÇAK SARAYI VE MALİYETİNİ UNUTTURMA!
PKK İLE MÜZAKERE MASASINA OTURANLARI UNUTMA!
VE GÜNDEM DEĞİŞTİRMELERİNE ASLA KANMA!
Gezi Direnişi, Cumhuriyet Mitinglerinden sonra yapılan en etkili eylemlerden biriydi ve Cumhuriyet Mitinglerini bile sollamıştı. İktidar partisini de derinden sallamıştı. Hatta en son dönemin Başbakan’ı Erdoğan, bu eylemlerinin bitirilmesi için sanatçıları bile görevlendirmişti. Kendisi de eylemciler ile görüşmek zorunda kalmıştı. Böylelikle Gezi Direnişi son yıllarda iktidar partisi aleyhine düzenlenen en etkili eylemler arasına girdi. Erdoğan ‘’Cami’de içki içtiler’’ diyerek eylemleri etkisiz kılmaya çalışsa da başarılı olmadı. ‘’Benim bacımın üzerine işediler’’ dese de başarılı olmadı. Çünkü Erdoğan’ın sarf ettiği sözler doğru değildi. Onu Cami’nin imamı bile yalanlamıştı.
Bu direniş esnasında destan yazan emniyet güçleri Abdullah Cömert’i, Ethem Sarısülük’ü, Mehmet Ayvalıtaş’ı, Mustafa Sarı’yı, İrfan Tuna’yı, Ali İsmail Korkmaz’ı ve genç fidan Berkin Elvan’ı şehit ettiler. Tutuklanan gençlere hiç acımadan işkence ettiler. Orantısız güç kullanarak birçok vatandaşın yaralanmasına ve sakat kalmasına sebep oldular. Sonuçta eylemleri bastırdılar ama ülkeye de kan kusturdular. Demokrasiyi tamamen rafa kaldırdılar. Bunun adına da ileri demokrasi dediler. 12 yıldır geldiğimiz nokta da işte bu.
Burada asıl değinmek istediğim konu ise ‘’Birleşik Haziran Hareketi’ ile ilgili. Birleşik Haziran Hareketi’nin kuruluşu da gücünü Gezi Eylemlerinden alıyor. Ancak bu hareket şu ana kadar birkaç eylem dışında kendini pek de gösteremedi. Bugünden itibaren canlanır mı bilemiyorum. Çünkü Haziran ayına şunun şurasında tamı tamamına 4 ay kaldı. Bu hareketin bu zaman zarfında Gezi Eylemlerinin ruhunu yakalayabilmesi içinde ortak değerleri benimsemesi gerekiyor. Gezi ruhu farklı yerlere çekilmemesi gerekiyor. Ortak değerlerimizin sahiplenilmesi gerekiyor. Türk Milletini temsil eden Türk Bayrağını ön plana çıkarması gerekiyor. Toplumun derinden yaralayan açılım politikalarından uzak durması gerekiyor. Her şeyden önemlisi de Atatürk’te birleşilmesi gerekiyor. Eğer bu ortak değerler göz ardı edilirse Gezi ruhu da kaybolur gider, Birleşik Haziran Hareketi de ölü doğmuş çocuğa benzer. Daha önce de dediğim gibi, daha henüz vakit var. Yeter ki Gezi Ruhunun dışına çıkılmasın. Farklı yerlere çekilmesin. Sadece ve sadece Türk Milletinin ortak hassasiyetler de buluşulsun.
Yarın tekrar görüşmek üzere esen kalın.02.02.2015
