AYKUT KÜÇÜKKAYA’YA MEKTUP
Sayın Küçükkaya, gazetemiz Cumhuriyet’in eskiden olduğu gibi tekrar milli mücadele ruhuna dönmüş olmasından dolayı son derece memnunum. Her gazetenin bir yayın çizgisi vardır. Gazetemiz Cumhuriyet’in de yayın çizgisi, gazetemizde yayınlandığı gibi Atatürk’ün aydınlanma devrimleridir. Emperyalist güçlere karşı verilen milli mücadeledir. Atatürk’ün yapmış olduğu devrimleri ve Cumhuriyet’in kazanımlarını korumaktır. İktidara ve muhalefete mesafeli durarak kamuoyunu doğru bilgilendirmektir. Aynı zamanda dürüst ve ilkeli gazetecilik yapmaktır.
Gazetemizin geçmiş dönemde maalesef bu ilkelerden gün gün uzaklaştığını görmek biz okurları son derece üzdü. Gazetemizin yayın çizgisinden uzaklaştığını bile bile okumak insana ne kadar acı geliyorsa, ben de o kadar gazetemizi üzülerek alıp okudum. Kimi zaman eleştiri yazısı yazdım, kimi zaman da bir gün özümüze döneceğimizin umudu ile beklenti içinde oldum. Şu an çok şükürler olsun ki, bu beklentim boşa çıkmadı. Gazetemiz eskiden olduğu gibi yine eski yayın çizgisine geri döndü.
Gazetemizi çıkaran Cumhuriyet Vakfı’nın hileli bir şekilde ele geçirilmiş olması doğal olarak yayın çizgisinin de değişmesine neden olacaktı. Elbette bu durumu ne kadar kabul etmesem de bunun bilincindeydim. Cumhuriyet dışında kalan diğer bazı gazeteler yönetim değişikliğinde çizgi değişikliğine gidebilirler. Bu durum o gazeteler için gayet normaldir. Çünkü o gazeteler için çizgiden çok tiraj önemlidir. Ancak Cumhuriyet tirajdan çok çizgi gazetesidir. Cumhuriyet Gazetesi’ de yayın ilkeleri çerçevesinde elbette bir takım değişikliklere ve yenikliklere gidilebilir. Gazetenin sayfa içerikleri değişebilir, ancak Cumhuriyet’in yayın çizgisi değişemez, değiştirilemez. Değişirse o gazete Cumhuriyet olmaz, olamaz.
Cumhuriyet Vakfı’nın üyelik seçimleri dürüst ve şeffaf yapılmalıydı. Ne yazık ki geçmiş dönem Vakıf Başkanı Orhan Erinç bu görevi bilinçli olarak yapmamıştır. Bu görev ona ağır gelmiştir. Sağduyusunu koruyamamıştır. Vakti zamanında İlhan Selçuk Orhan Erinç’e güvenmiştir ama Orhan Erinç bu güveni suiistimal etmiştir. Daha da doğrusu Orhan Erinç vakıf seçimleri ile ilgili takındığı tavır ile Cumhuriyet’in yayın çizgisine ihanet etmiştir. Böylelikle Orhan Erinç maalesef Cumhuriyet Vakfı’nın kurumsal kimliğine de zarar vermiştir.
Sayın Küçükkaya, gazetemiz Cumhuriyet’i özüne döndüğü tarihten bu yana her gün alarak yeni dönem yazarların veda edişini ve gazetenin emekçilerinin de günlük yazılarını özenle takip ediyorum. Burada açıkça ifade etmem gerekirse, bazı yazarların ekip gazeteciliği çerçevesinde kendilerine göre son yazıları ile Cumhuriyet’e veda ediyorlar. Bu yazarların şu anki ruh hallerini gayet iyi anlayabiliyorum. Çünkü onlara kapıyı açan yöneticilerinin vakıf yönetimine tekrar seçilememiş olmaları onları derinden üzmüştür. Bu durum anlaşılabilir. Ancak burada bilinmesi gereken önemli bir husus var. O da veda etmekte olan bu yazarlar keşke Orhan Erinç ve ekibinin Cumhuriyet Vakfı’nı nasıl ele geçirdiklerini gazeteye gelmeden önce araştırıp bilgi sahibi olabilseydiler. Kendilerini gazeteye yazı yazmaya davet eden ekibin dürüst vakıf yöneticiliği yapmadıklarını bilerek gelselerdi daha iyi olurdu. Belki o zaman bu yazarlar şimdi Alev Coşkun ve ekibinden bu derece nefret etmezlerdi. Giderlerken de en azından veda yazılarına ekip gazeteciliği anlayışı egemen olurdu.
Şu an veda yazılarındaki suçlamalar ile birlikte bir de gazetemizin iktidarın yörüngesine girdiği suçlamaları ile karşı karşıyayız. Bu suçlamalar en çok da sizlere yönelik yapılmaktadır. Cumhuriyet’in hiçbir zaman iktidarın yörüngesine girmediğini ve girmeyeceğini gazetenin gerçek sahipleri olan biz okurlar biliriz ama sonradan Cumhuriyet okuru ve yazarı olanlar bilmez. Bu yüzden onların şu an atmakta olduğu iftiraların hiçbir geçerliliği yoktur. Onlar bu durumu ancak Cumhuriyet’ten ayrılma sendromunu atlatmalarının ardından anlayabilirler. Bu yüzden onları anlayışla karşılıyorum.
Biz Cumhuriyet Okurları olarak yeni göreve gelen sizlerin gazetemizi en iyi şekilde temsil ettiğinizin ve bundan sonra da edeceğinizin bilincindeyiz. Her şeyden önce biz okurlar gazetemizin başta Mustafa Kemal Atatürk’ün izinde ve İlhan Selçukların, Uğur Mumcuların devamı olarak göreve gelmenizden dolayı son derece memnunuz. Üstlenmiş olduğunuz yeni görevinizde size ve ekibinize başarılar dilerim. 17.09.2018
