ADLİ YIL AÇILIŞININ YAPILDIĞI MEKÂN, YARGININ BAĞIMSIZ OLUP OLMADIĞINI GÖSTERİR
Geçen haftanın gündeminde olan konulardan birisi, adli yıl açılışının yapılacağı mekândı. Bu konu ister istemez toplumun geniş kesimlerinde yankı buldu. Çünkü Yargıtay adi yıl açılışını kendi hizmet binası yerine 15 Temmuz’dan bu yana Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda yapıyordu. Yargıtay bu seneki açılış törenini de Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda yapacağını Baro Başkanlıklarına bildirmesi ile birlikte tepkiler de gecikmedi.
Adli yıl açılışının bu seneki davet mektubu Baroların yüksek perdeden tepki göstermesine neden oldu. Aralarında İstanbul, Ankara ve İzmir Barolarının da bulunduğu birçok Baro adli yıl açılışının Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda gerçekleştirilecek olmasına tepki göstererek katılmama kararı aldılar. Bu kararlarını da Yargıtay Başkanlığı’na ilettiler. Öte yandan ise Baroları temsil eden Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, Baroların aksine bu yıl düzenlenecek adli yıl açılışına katılacağını duyurdu. Metin Feyzioğlu’nun bu kararı doğal olarak Baro Başkanlarını kızdırdı. Baro Başkanları adli yıl açılış töreninin Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda yapılacak olmasına verdikleri tepkinin bir benzerini de Metin Feyzioğlu’na gösterdiler.
Adli yıl açılış töreninin Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda yapılacak olması hiç kuşkusuz yargı bağımsızlığını ortadan kaldırır. Yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı kuvvetler ayrılığı ile mümkündür. Kuvvetler ayrılığının olmadığı bir ülke de yargı bağımsızlığından söz edilemez. Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu’nun yargı bağımsızlığının ne demek olduğunu ve adli yıl açılış töreninin Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda yapılacak olmasının ne anlama geldiğini hiç kuşkusuz biliyor olması gerekir. Metin Feyzioğlu adli yıl açılış töreninin Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda yapılacak olmasının yargının tarafsızlığına gölge düşürmeyeceğini düşünüyor olsa bile, bu törene katılma konusunda Baroların görüşlerini alması gerekirdi.
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu’nun katılacağı bu törende bir konuşma yapacak olması da adli yıl açılış töreninin Cumhurbaşkanlığı Sarayında yapılmasını meşrulaştırmaz. Çünkü adli yıl açılış törenine ev sahipliği yapan Erdoğan Cumhurbaşkanı olmasının yanı sıra aynı zamanda Adalet ve Kalkınma Partisi’nin de genel başkanıdır. Ve bu siyasi parti şu an iktidardadır. Bu sebeple her kamu kurum ve kuruluş düzenleyecekleri törenleri kendi hizmet binalarında düzenlemelidirler. Kendi binalarının yetersiz olmaları halinde de diğer kamu kurum ve kuruluşlar ile özel kuruluşların hizmet binalarını kullanmalıdırlar. Böylelikle bu kurumların bağımsızlığı ile ilgili duyulan endişeler bir nebze de olsa bertaraf edilmiş olur. Bu konu da en büyük sorumluluk Yargıtay Başkanı’ndadır. İkinci bir sorumluluk ise Cumhurbaşkanı Erdoğan’dadır. Cumhurbaşkanı Erdoğan iktidarda olan bir siyasi partinin genel başkanı sıfatının yargının bağımsızlığına ve tarafsızlığına gölge düşüreceği savı ile bu törenlerin Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda yapılmasına müsaade etmeyebilir.
Adli yıl açılış töreninin Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda yapılmasına Baro Başkanlıklarının yanı sıra bazı Yargıtay üyeleri de tepki gösterdi. Bu şartlarda Yargıtay Başkanına düşen görev, adli yıl açılış töreninin Cumhurbaşkanlığı Sarayı yerine kendi hizmet binasında yapılması ile ilgili bir değişiklik yapmasıdır. Yargıtay Başkanı böyle bir değişiklik yapar mı, bilemem. Ancak Yargıtay Başkanı bu kararını uygularken kendi üyelerinin sesine de kulak vermesi gerekir. Yapılacak böyle bir değişiklik hiç kuşkusuz siyasi gerginliklerin bir nebze de olsa yumuşamasına da neden olur. Ne dersiniz? Haksız mıyım? 26.08.2019
