KİM DAHA İYİ KUCAKLAŞIYOR ?
BDP Milletvekillerinin PKK Terör Örgütü ile ilgili kucaklaşmalarından dolayı düzenlenen fezlekeler Türkiye Büyük Millet Meclisine sevk edildi. Terör Örgütüne kim nerede ve nasıl yataklık ve yardım yapıyorsa elbette haklarında yasal işlem yapılmalıdır. Ayrıca bu kişilerin hangi partili olup olmadıkları ayrımına dahi bakılmaksızın işlem yapılmalıdır. Yani Terör Örgütüne açıktan veya gizli kim yardım ediyorsa elbette gereken neyse yapılmalıdır.
Ancak bu işlemler yapılırken parti ayrımı gözetilmemelidir. Yani salt BDP Milletvekillerinin PKK Terör Örgütü ile kucaklaşmalarına bakılmamalıdır. AKP Milletvekillerinin de PKK Terör Örgütü ile kucaklaşanlar varsa onlarında dokunulmazlıkları kaldırılmalıdır. Aynı şekilde Muhalefet Partililerin de PKK Terör Örgütü ile kucaklaşması varsa onların da dokunulmazlıkları kaldırılmalıdır. Yani PKK Terör Örgütü ile BDP Milletvekilleri görüşürse terör, AKP Milletvekilleri görüşürse uzlaşma olmamalıdır. Kim terör örgütü ile görüşür yardım ve yataklık yaparsa hepsi aynı kefede değerlendirilmelidir. Yani bu iş olacaksa arkada soru işaretleri kalmamalıdır.
Yalnız geldiğimiz noktada durum farklıdır. Elbette BDP Milletvekilleri PKK Terör Örgütü ile kucaklaşmışlardır. Ancak PKK Terör Örgütü ile sadece BDP Milletvekilleri kucaklaşmıyor ki. PKK Terör Örgütü ile İktidar Partisinin kendisi ile görüşüyor. Daha doğrusu Devlet görüşüyor. Şimdi insana ‘’Bu ne biçim perhiz, bu ne biçim lahana turşusu’’ demezler mi? Hadi diyelim BDP Milletvekilleri terör örgütünün üyeleri ile görüştü. Peki, İktidar Partisi kiminle görüşüyor? İktidar Partisi Terör Örgütünün elebaşısı ile görüşmüyor mu? Yani terör örgütünün elebaşısı ile görüşmek suç değil de, terör örgütünün üyeleri ile görüşmek mi suçtur? Böyle bir mantık olabilir mi? Şimdi terör örgütü ile açık olarak alenen ‘’Biz terörü bitirmek adına görüştük, görüşüyoruz’ ’demek ne kadar tutarlıdır? Eğer mantık öyle ise belki BDP Milletvekilleri de terörü bitirmek adına görüşmüş olamazlar mı? Yarından sonra BDP Milletvekilleri bu şekilde savunma yaparlarsa ne olacak? O zaman pardon mu diyeceksiniz? Yoksa iktidar partisinin terör örgütü ile görüşme ayrıcalığı mı vardır? Anayasa da böyle bir kanun maddesi var mıdır? BDP Milletvekilleri terör örgütünün üyeleri ile görüştü diye dokunulmazlıkları kaldırılacak ama İktidar Partisi terör örgütünün elebaşı ile görüşmesi normal olacak öyle mi? Kusura bakmayın ama efendiler Anayasamızda böyle bir kanun maddesi yok.
Bu durumda yapılacak tek iş BDP Milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması için düzenlenen fezleke İktidar Partisinin Oslo görüşmelerini yürüten Milletvekilleri içinde düzenlenmesi gerekir ya da tüm Milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması gerekir. Yargı da bu durumda partili ayrımı gözetmeksizin hakkında dosya açılan tüm Milletvekillerini soruşturması gerekir. İşte bu durumda kim terör örgütüne yardım ve yataklık yapmışsa o milletvekili cezasını çekmelidir. Doğru olan da budur. İşte o zaman terör örgütüne yardım ve yataklık yapanlar ortaya çıkacaktır. Ancak İktidar Partisi böyle bir adım atabilir mi? Mümkün değil. Dokunulmazlıkların arkasına gizlenen iktidar partisi milletvekilleri BDP milletvekillerinin dokunulmazlıklarını kaldırmak için hareket edebilirler ama kendi dokunulmazlıklarının kaldırılması konusunda bir adım dahi atmazlar. İleri demokrasi ile yönetiliyoruz ya işte o yüzden. İleri demokrasi ile yönetilen ülkelerdeki hukuk ve demokrasi anlayışı herhalde böyle oluyor.
Meclisin gündemine gelen fezlekelerin durumunu ileriki günlerde göreceğiz. AKP bu fezlekeler hakkında kaç fire vereceğini hep birlikte yaşayıp göreceğiz. Bu fezleke görüşmeleri devam ederken İmralı’nın tekrar devrede olup olmadığını hep beraber göreceğiz. Başbakan ölüm orucunda bulunan eylemciler hakkında ‘’Şov yapıyorlar’’ demişti. Daha sonra ölüm oruçlarının sona erdirilmesi karşılığında İmralı’ya yeni imtiyazlar verdiği ortaya çıkmıştı. Şimdi BDP Milletvekilleri hakkında verilen fezlekeler de yeni imtiyazların habercisi olmasın sakın? 07.12.2012
SAİT BALCI
