BAŞKANLIK SİSTEMİ Mİ, GEÇİM SIKINTISI MI?
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kılıçdaroğlu geçtiğimiz hafta CNN Türk’te katıldığı bir programda “Ne başkanlık sistemi, ABD’deki gibi başkanlık sistemi getirecekseniz buyurun getirin. Oturalım, tartışalım. Hayır, öyle bir sistem olmayacak” demişti. Kılıçdaroğlu sarf etmiş olduğu bu sözlerinden sonradan çark etti ama önceki sözleri Cumhuriyet Halk Partilileri derinden yaraladı. Atatürk’ün kemiklerini de sızlattı.
Baştan, Cumhuriyetin kurucusu olan Atatürk’ün koltuğunda oturmakta olan Kılıçdaroğlu’nun iktidar sahiplerine Amerikan tipi Başkanlık Sistemini getirecekseniz getirin, oturalım tartışalım, gibi bir çağrı yapma lüksünün olmadığını söylemeliyim. Çünkü bu iş çocuk oyuncağı değildir. Cumhuriyet Halk Partisi de Kılıçdaroğlu’nun Başkanlık Sistemini tartışmaya açacağı bir parti değildir. Ha Kılıçdaroğlu illaki Başkanlık Sistemini tartışmak istiyorsa, öncelikle Cumhuriyet Halk Partisinden istifa etmesi gerekir. Sonrasında istediği yerde, istediği kadar Başkanlık Sistemini tartışabilir. Ancak Kılıçdaroğlu’nun Cumhuriyet Halk Partisinin Genel Başkanlığında oturduğu müddetçe böyle saçmalamaya hakkı yoktur. Türkiye Cumhuriyetini, Cumhuriyet Halk Partisinin ilk Genel Başkanı Mustafa Kemal Atatürk kurmuştur. Dolayısıyla Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kılıçdaroğlu dâhil hiçbir partili laik cumhuriyetin rejimini tartışmaya açmaya hakkı da yoktur, haddi de değildir. Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanının görevi, laik Türkiye Cumhuriyetini korumak ve kollamaktır.
Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarını geçiyorum. Çünkü bu sözleri duydukça tüylerin diken diken oluyor. Aklı başında olan bir insan zaten böyle saçmalamaz. Buradan Başbakan Binali Yıldırım’ın Kılıçdaroğlu’na verdiği yanıta geleceğim. Başbakan Binali Yıldırım, “Bir televizyon programında Sayın Kılıçdaroğlu diyor ki; ‘Amerika’daki gibi bir başkanlık sistemi getiriyorsanız, buyurun’. Biz bunu ‘biz hazırız’ olarak anlıyoruz. Biz buyurduk, siz de buyurun, Amerikan tipi olsun. Biz Türk tipini tercih ediyoruz ama siz Amerikan tipi başkanlık olsun diyorsanız ona da varız, hodri meydan.” dedi. Binali Yıldırım’ın Kılıçdaroğlu’na verdiği bu yanıttan sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Başdanışmanı Mehmet Uçum, Yeni Anayasa ve Başkanlık sistemiyle ilgili bir açıklama yapmış. Uçum yapmış olduğu açıklamada Yeni Anayasadan Atatürk ideolojisine atıfta bulunan maddelerin çıkarılacağını, Güney Afrika modelinden ilham alınacağını söylemiş. Böylelikle Erdoğan’ın Başdanışmanı Mehmet Uçum’da Başbakan Binali Yıldırım’ı açığa düşürmüş oldu. Daha net bir tabirle Yıldırım Kılıçdaroğlu’nu, Uçum da Yıldırım’ı açığa düşürmüş oldu. Sonuç itibarıyla Kılıçdaroğlu da, Yıldırım da havanda su dövmüş oldular.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Başdanışmanı Mehmet Uçum ’un açıkladığı Başkanlık Sistemi ise ırkçı, ayrımcı ve demokrasiden uzak bir yönetim şeklidir. Mehmet Uçum bu sözleri Erdoğan’ın haberi olmadan söylemesinin mümkün olmadığını varsayarsak, Erdoğan’ın Türk tipi, Amerikan tipi derken aslında gönlünde Güney Afrika tipi Başkanlık Sisteminin yattığını söyleyebilirim. Cumhurbaşkanı Erdoğan Güney Afrika tipi Başkanlık Sistemi isteyebilir. Hatta Erdoğan Güney Afrika Bölgelerinde bulunan kabile Sistemini de isteyebilir. Ancak bugünün şartlarında bizde bu tür Başkanlık Sistemleri gitmez. Esasen toplum da bu tür Başkanlık Sistemlerini kabul etmez. Zaten toplumun gündeminde Başkanlık Sistemi diye bir şey yok. Toplumun tek derdi var, o da geçim sıkıntısından başka bir şey değil. Siz şimdi bu halde bulunan toplumun önüne Güney Afrika tipi Başkanlık Sistemini koyarsanız, avucunuzu yalarsınız.
Güvenlik güçleri Doğu Anadolu ve Güney Doğu Anadolu Bölgelerinde terörle mücadele ediyorlar. Rus uçağını düşürmemizden dolayı turizm bölgeleri kan ağlıyor. Aynı şekilde yaş sebze ve meyve üreticileri de perişan durumda. Esnaf zaten kepenkleri indirmeye başlamış. İşçi köylü ise geçinemez hale düşmüşler. Siz böyle bir ortamda Başkanlık Sistemini tartışacaksınız öyle mi? Allah akıl fikir versin diyorum da başka bir şey demiyorum. 17.06.2016
