ATEŞKES TERÖRİSTLERE DE YARAYACAK
Sizler de gerek yazılı gerekse görsel basından Suriye’de devam etmekte olana iç çatışmaları takip ediyorsunuzdur. Uzun zamandan bu yana Halep’te devam etmekte olan iç çatışmayı meşru Suriye Devleti kazandı. Teröristler yenilgiyi kabul ettiler. Dolayısıyla şimdi bir ateşkes anlaşması yapıldı. Bu ateşkes anlaşmasına göre Halep’te yaşayan sivil vatandaşlara güvenli çıkış koridoru açıldı. Bu satırları yazmaya başladığım sırada bu sivil vatandaşları Halep’ten çıkarmak için harekete geçilmişti. Sanıyorum gün içinde sivil vatandaşlar çatışmaların yaşandığı bölgeden çıkarılmış olacak.
Halep’te yaşanan iç çatışmalardan kurtarılacak olan sivil vatandaşların güvenli bölgelere taşınması insan hakları açısından da son derece önemlidir. Sanıyorum bu Suriyeli vatandaşlar ilk etapta yine teröristlerin elinde bulunan Suriye’nin İdlib kentine nakledilecekler. Teröristlerin elinde bulunan İdlib kentine salt çıkan iç çatışmalarda zarar gören sivil vatandaşlar gitmiyor. Onlarla birlikte aynı zamanda Halep’te meşru Suriye Devletini yıkmak için silahlı eylem yapan teröristler de gidiyor. Sanıyorum bu tahliyeler Rusya ile Suriye hükümetlerinin bilgisi ve onayı dâhilinde gerçekleştiriliyor. Yoksa Rusya ile Suriye bu girişime razı olmazdı. Dolayısıyla da şu an bir ateşkes anlaşmasına varılamazdı.
Ben açıkçası şu an İdlib kentine geçmelerine göz yumulan bu teröristlerin bu şehirde de rahat duracaklarını sanmıyorum. Çünkü eline kan bulaşan bir insanın boş durması mümkün olmaz. Dolayısıyla bu teröristlerin İdlib kentinde daha da güçlenerek yeniden Halep’e saldırmaları son derece muhtemeldir. Bu yüzden iyi niyetle varılan bu ateşkes anlaşmasına bu teröristlerin gün be gün uyup uymadıkları kontrol edilmelidir. Bu konuda Birleşmiş Milletler örgütüne de büyük görev düşüyor. Rusya ile Suriye hükümetlerinin iyi niyetinin suiistimal edilme ihtimaline karşı her an tetikte bulunulması gerekiyor. Yoksa bu anlaşma her an bozulabilir. Bunun sorumlusu da ülkemizin de içinde bulunduğu Ateşkesi sağlanmasına katkı veren devletlere olur. Yani Rusya ile Suriye’ye garanti veren devletlere olur. Bu anlaşmaya katkı veren devletlerden de birisi de bizim ülkemizdir. Dolayısıyla bu teröristlere kefil olmamızdan dolayı bu teröristlerin yarından sonra yeniden Halep’e saldırmaları halinde vermiş olduğumuz sözlerin altından kalkamayız.
Aslına bakarsanız şahsen ben İdlib kentinin de bu teröristlerden temizlenmesi taraftarıyım. Çünkü bu tür cihat örgütleri salt bulundukları kentin haricinde komşu ülkelerin güvenlikleri için de tehlikedir. Bu tür örgütler meşru Suriye devletine zarar verdikleri gibi komşu ülkelere de zarar verirler. Zarar verecekleri ülkelerin başında da ilk etapta bizim ülkemiz geliyor. Bugüne kadar sınır kapılarımızda meydana gelen patlamaları hatırlayın. Sınır kapılarımız Suriye Devleti’nin kontrolü altında olmadığına göre meydana gelen bu olayların tek sorumlusu da işte şimdi İdlib kentine tahliyeleri sağlanmaya başlanan eli kanlı terör örgütleridir. Bu teröristlerin bu kente de boş duracaklarını hiç sanmayın. Bugüne kadar nasıl rahat durmamışlarsa bundan sonra da hiç boş durmazlar. 16.10.2016
