Makaleler

31 MART 2024 YEREL SEÇİM ANALİZİ

31 Mart 2024 yerel seçimlerini nihayet arkada bıraktık. Seçim Adalet ve Kalkınma Partisi açısından hezimet, Cumhuriyet Halk Partisi açısından da zaferle sonuçlandı. Yapılan seçimin bir başka önemi de Cumhuriyet Halk Partisi’nin 1977 yılından bu yana girmiş olduğu bir seçimlerden ilk defa birinci parti olarak çıkmasıdır. İktidar Partisi de kurulduğu yıldan bu yana girdiği seçimlerden ilk defa ikinci parti olarak çıktı.

Cumhuriyet Halk Partisi’ndeki Değişim
Bilindiği üzere 31 Mart yerel seçimleri öncesinde Cumhuriyet Halk Partisi’nde değişim yaşanmıştı. Kılıçdaroğlu 22 Mayıs 2010 tarihinde genel başkan seçilmesinden bu yana hiçbir seçimi kazanamazken koltuğunu her seferinde korumasını bilmişti. Kılıçdaroğlu 14 Mayıs 2023 ve tekrarlanan 28 Mayıs 2023 Cumhurbaşkanlığı seçimini kaybedince değişim taraftarlarınca eleştirilmiş ve olağanüstü kurultay istenmişti. 14 Mayıs 2023 Milletvekili Genel Seçimlerini de kaybeden Kılıçdaroğlu tüm çağrılara rağmen olağanüstü kurultay taleplerine kulağını tıkayarak gemiyi limana ulaştıracağını söylemişti. Kılıçdaroğlu sonuçta partiyi limana ulaştırdı.

Cumhuriyet Halk Partisi’nin kurultayı 4-5 Kasım 2023 tarihinde Ankara Spor Salonunda yapıldı. Yapılan kurultayda Özgür Özel genel başkan seçildi. Yapılan seçimlerin ardından Kılıçdaroğlu kendine bir ofis açarak arka planda yeni yönetimin başarısızlığını bekleme moduna girdi. Kılıçdaroğlu Özgür Özel’in 31 Mart 2023 yerel seçimlerinde başarısız olması halinde olağanüstü kurultay isteyerek tekrar Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanlığı koltuğuna döneceğini umuyordu. Ancak evdeki hesap çarşıya uymadı. Özgür Özel ve Ekrem İmamoğlu’nun başını çektiği Cumhuriyet Halk Partisi 31 Mart yerel seçimlerinden birinci parti olarak çıktı. Ankara ve İstanbul seçimlerinde meclis çoğunlukları da elde edildi. Mansur Yavaş %60,44 gibi rekor oyla yeniden Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı seçildi. Ekrem İmamoğlu ’da %51,14 oyla yeniden İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçildi.

Şurası bir gerçek ki, Cumhuriyet Halk Partisi’nin başında bugün Kılıçdaroğlu olsaydı bu sonuçlar alınamazdı. Esasen Kılıçdaroğlu yine bu seçimlerde toplum nazarında herhangi bir karşılığı olmayan Ahmet Davutoğlu, Temel Karamollaoğlu ve Ali Babacan ile 6’lı masaya benzer bir birliktelik oluşturur ve bu partilerden birçok partiliyi Cumhuriyet Halk Partisi’nin kazanacağı il ve ilçelerden belediye başkan adayı gösterirdi. Bugün tabanda gerçekleşen ittifakı yine tavanda oluşturmaya çalışırdı. Çünkü Kılıçdaroğlu hiçbir zaman kendi partisine güvenmedi. Hiçbir zaman seçimlerden birinci parti olarak çıkmayı hedeflemedi. Kılıçdaroğlu her seferinde iktidar partisine oy kaybettirmek adına toplum nazarında karşılığı olmayan siyasi partilerle ittifak yapmayı yeğledi.

Kılıçdaroğlu bugün genel başkan olsaydı İstanbul başta olmak üzere Ankara ve İzmir dahil Cumhuriyet Halk Partisi’nin elinde olan belediye başkanlıklarını koruyabilirdi. Ancak bu illere bugün yeni katılan illeri ekleyemezdi. Çünkü bu illerde ittifak yaptığı partilerin adaylarını göstermek suretiyle seçmene yeni bir seçenek sunmamış olurdu. Çünkü Kılıçdaroğlu’nun ruhunda kendine güveni yok. Partilisine güvenme duygusu yok. Çünkü Kılıçdaroğlu lider değil, o her zaman bir genel başkandı. Seçmen bir genel başkanın arkasından değil, bir liderin arkasından gider. Bu sebeple Kılıçdaroğlu’nun seçim zaferinin arkasından ‘’ektiğimiz tohumlar fide verdi’’ söyleminin hiçbir değeri yok.

Yoksulluk ve Açlık
İktidar Partisinin 31 Mart 2024 yerel seçimini kaybetmesinin arkasında bulunan nedenlerden bir tanesi de hiç kuşkusuz yoksulluk ve açlıktır. 2020 yılında ortaya çıkan pandemi süreci ile beraber iğneden ipliğe her şey sürekli zamlandı. Bu durumun ortaya çıkmasında iktidar partisinin bu yıla kadar üretim yerine tüketimi özendirmesi, üreticiyi desteklememesi etkili oldu. Diğer yandan çalışan ve emekli kesimin ücretlerine gerçek enflasyon oranında zam yapılmadı. Enflasyon TUİK vasıtası ile sürekli düşük gösterildi. Ancak gerçek öyle değildi. Yıllık enflasyon yüzde yüz elli civarında seyrederken çalışanlara ve emeklilere bu oranın çok altında maaş zammı yapıldı. Öte yandan emeklilerin maaş bağlama oranları 2008 yılından itibaren kademeli olarak düşürüldü. Dolayısıyla emekli aylıkları hem aylık maaş bağlama oranı ile hem de gerçek enflasyon oranı altında yapılan zamlarla düştü. Bugün çalışanların ve emeklilerin açlık ve yoksulluk sınırlarında bulunmalarının sebebi budur.

Boş Tencerenin Yıkamayacağı İktidar Yoktur
İktidar partisinin 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde hezimete uğramasında eski Başbakan Süleyman Demirel’in ‘’ boş tencerenin yıkamayacağı iktidar yoktur’’ söyleminin gerçek payı vardır. Çünkü gerçekleşen hayat pahalılığı karşısında alım gücü sürekli düşen çalışan ve emekliler bugün ihtiyaçlarını karşılayamaz hale geldiler. Bu durum doğal olarak geçmişte iktidar partisine oy veren seçmen tabakasını da derinden etkiledi. Geçmişte Cumhuriyet Halk Partisi’ne oy vermeyen ve bugün geldiğimiz nokta da evini geçindiremeyen, ailesinin temel ihtiyaçlarını karşılayamayan seçmenler Cumhuriyet Halk Partisi’ne yöneldiler. Bu seçmenlerin bir kısmı da sandıklara gitmediler. Daha önceki seçimlerde AKP’li olmayan seçmenler sandığa gitmezdi. Bu defa siyasi iktidardan ümidini kesen AKP’li seçmenlerde sandığa gitmediler. AKP iktidarını bir nevi açlık ve yoksulluğa çare olamadığı için protesto ettiler.

Maslow İhtiyaçlar Hiyerarşisi
Abraham Maslow tarafından 1945 yılında ortaya atılan ve insanların hayatlarını, motivasyonlarını ve gereksinimlerini gruplandıran psikolojik kurama, Maslow İhtiyaçlar Hiyerarşisi ya da Maslow Piramit Teorisi adı verilmektedir. Bir insanın ihtiyaçlarının sınırsız olduğunu ve birisini karşılayan insanın yeni bir ihtiyaç ile karşılaşacağını söyleyen bu psikolojik kurama göre, gereksinimler beş gruptan oluşmaktadır. Bir insanın gereksinimleri bu beşli gruptan hangisine aitse ve o kişinin gelişmişlik seviyesi de gereksinimlerine paralel olacaktır.

Maslow ihtiyaçlar Hiyerarşisini insanların gereksinimleri olan beş farklı kategoride toplamıştır.

Maslow bu kategoriye göre insan ihtiyaçları şu şekilde sıralanmıştır.
1- Fiziksel ihtiyaçlar,
2- Güvenlik ihtiyacı,
3- Sosyal ihtiyaçlar,
4- Saygınlık ihtiyacı,
5- Kendini gerçekleştirme ihtiyacıdır.

Fiziksel İhtiyaçlar, piramidin en altında yer alan ve hayatta kalmak için gerekli olan ihtiyaçlardır. Yemek yeme, su içme, nefes alma ya da uyuma gibi bir insanın en temel gereksinimleri bu grupta yer almaktadır.

Bugün ülkemizdeki çalışan ve emeklilerin durumu Maslow’un ilk grubuna girmektedir. İnsanlar yeme ve içme ihtiyaçlarını giderme derdindedirler. Dolayısıyla diğer ihtiyaçları karşılayamayacak durumdadırlar. Bu sebeple iktidar partisinin yerel seçimlerde hezimete uğraması son derece doğaldır. Hatta bu hezimet belediye başkanlıklarını elde ettiği illerde de gerçekleşmesi gerekirdi. Ancak parti bağımlılığı bu illerde açlık ve yoksulluğun önüne geçmiş görünmektedir. Yoksa iktidar partisinin seçim kazandığı illerde yaşayan seçmenlerin seçim kaybettiği illerde yaşayan seçmenlerden hiçbir farkları yoktur. Tek neden parti bağımlılığıdır. Ancak parti bağımlılığı da bir yere kadardır. Eğer iktidar partisi 2028 yılında veya daha erken tarihte yapılacak bir erken seçimde seçmenlerin yaşam seviyesini fizyolojik ihtiyaçlar seviyesinden güvenlik ihtiyacı seviyesine yükseltemez ise bir hezimet de o zaman gerçekleşir. Bu sefer yaşanacak hezimet bugünkü hezimetten daha farklı olacağı aşikardır. Çünkü insanlar bir yere kadar sabredebilir. Cumhurbaşkanı Erdoğan olası bir genel seçimde aday olmaması veya olamaması durumunda ise bu hezimet çok daha farklı olacaktır.

AKP’deki Metal Yorgunluğu
İktidar Partisinin 31 Mart 2024 yerel seçimleri kaybetmesinin arkasında 2002 yılından bu yana olan metal yorgunluğu da vardır. AKP iktidara geldiği 2002 yılından bu yana tamı tamamına 22 yıl geçti. 22 yıl dile kolay. 2002 yılında doğan çocuklar bugün 22 yaşana girdi. Bu gençler yaşamlarında AKP iktidarından başka iktidar yüzü görmediler.

İnsan doğası gereği hedefine ulaştıktan sonra bir rahatlama dönemine girer. Ancak AKP 22 yıldan bu yana iktidarı elinde tutuyor. Bugüne kadar birkaç defa doyum noktasına ulaştı ama her seferinde ipleri yine elinden bırakmadı. Çünkü var olan pastayı elde tutmak her zaman güzeldir. Ancak öte yandan da topluma verecek yeni bir heyecan yoksa kaybetmek kaçınılmaz olur. Deyim yerindeyse metal yorgunluğu bu sefer tam olarak baş gösterdi.

Metal yorgunluğu, 2019 yerel seçimler öncesinde baş göstermiş ve bu süreçte birçok belediye başkanına el çektirilmişti. Aralarında Ankara, İstanbul, Niğde, Düzce, Bursa, Balıkesir’in de bulunduğu belediye başkanları istifa ettirilmişti. Çünkü iktidar partisine göre bu belediye başkanlarının topluma verecek heyecanları kalmamıştı. O süreçte esasen Erdoğan’ın da heyecanı kalmamıştı ancak onun üzerinde bir güç olmadığı için yoluna devam etti. Gelinen durum itibarıyla o devamlılığın da sonu geldi. İktidar partisi artık tamamen metal yorgunu oldu.

Yeniden Refah Gerçeği
AKP’nin yerel seçimi kaybetmesinin arkasında Yeniden Refah Partisi gerçeği de vardır. AKP 14 Mayıs 2023 Milletvekili Genel seçimleri ve Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde Cumhuriyet Halk Partisi’nin kurmuş olduğu 6’lı masaya karşılık Cumhur ittifakını büyütmek amacıyla bu partiyi Cumhur ittifakına dahil etmişti. Yeniden Refah Partisi 14 Mayıs 2023 Milletvekili seçimlerinde 5 milletvekili çıkararak aldığı oy oranına göre 6. parti olmuştu. Bu durum Yeniden Refah Partisi’nin büyümesine neden oldu. Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan 31 Mart 2024 yerel seçimleri öncesinde yapmış olduğu pazarlıklar sonucu AKP’den istediği belediye başkanlıklarını alamayınca seçimlere kendi başına girme kararı aldı. Yeniden Refah Partisi yapılan seçim sonucu 2 milyon 787 bin oy alarak %6,15 oy oranıyla seçimin 3. partisi oldu. Bu sonuçla 1 büyükşehir belediye başkanlığı, 1 il belediye başkanlığı, 39 ilçe belediye başkanlığı ve 19 belde belediye başkanlığı kazandı.

Yeniden Refah Partisi bu sonuçla oyu yükselen bir parti kimliği kazandı Bu sonucu elde etmelerinin bir sebebi de eski genel başkanları Necmettin Erbakan’ı temsil etmeleriydi. Yeniden Refah Partisi öte yandan seçim stratejisini AKP’nin Gazze politikası dahil yoksulluk ve geçim standartları üzerine kurdu. Bu stratejisinde de başarılı oldu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan 23 Mayıs 2023 seçimleri öncesinde Yeniden Refah Partisi’ni Cumhur ittifakına dahil etmeseydi bugün belki de Yeniden Refah Partisi adından söz ettiremeyecekti. Ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın o günün şartlarında yeniden Cumhurbaşkanı seçilebilmesi için Yeniden Refah Partisi’ne ihtiyacı vardı. Şimdi o ihtiyaç tersine döndü.

Ekonominin Çökmüş Olması:
AKP’nin yerel seçimleri kaybetmesinin arkasında bulunan diğer bir neden de ekonomiyi çökertmiş olmasıdır. Seçimi kaybetmelerinin en önemli nedeni de zaten budur. Yapılan zamlarla her geçen gün daha da yoksullaşan halka çare olmak yerine olanlarla yetinmelerini salık verdiler. Oysaki halk bitmiş tükenmişti. Yaşamlarını idame ettiremez haldeydiler. Halen daha öyleler. Bugüne kadar ülkenin varlıklarını satarak idare ediyorlardı. Ancak para bitti. Borçlar yükseldi. Satacak bir şey de kalmadı. Doğal olarak bu durum toplumun geniş kesimlerine yansıdı.

AKP daha önceki seçimler öncesinde yeterli olmasa da çalışanlara ve emeklilere kısmen zam yapıyordu. Yapılan zamlar daha sonraki günlerde eriyordu ama o zamana kadar atı alan Üsküdar’ı geçiyordu. Ancak bu sefer yerel seçim öncesinde yeterli zam da yapamadılar. Çünkü ekonomiyi tam anlamıyla çökertmişlerdi. Kurtuluş için Mehmet Şimşek sıkı para politikası uyguluyordu. Bu şartlar altında çalışanlara ve emeklilere yaşamlarını idame ettirebilecek zammı da veremediler. Daha evvel olduğu gibi yine seçimlerden bir şekilde kazançlı çıkacaklarını düşünüyorlardı. Ama bu sefer evdeki hesap çarşıya uymadı.

Siyasi iktidar Millet İttifakının çökmüş olması ve Cumhuriyet Halk Partisi’nde yaşanan değişimin seçimlere olumlu yansımayacağını düşünüyordu. Evet, Cumhuriyet Halk Partisi değişim sonrası birçok hata yapmıştı ancak tavanda oluşturamadıkları ittifakı bu kez tabanda oluşturmuşlardı. Zamlarla yaşamlarını idame ettiremez hale gelen seçmenler de taban ittifakına yönelerek AKP’ye hiç unutamayacakları bir ders vermiş oldular.

Sonuç olarak siyasi iktidarın Cumhuriyet Halk Partisi’ni ve yoksullaşan seçmeni hafife alması bu sefer pahalıya patladı. Böylelikle ilk seçim yenilgisini almış oldular.08.04.2024

Paylaş

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Menu Title